Bizi Takip Edin

Gazete manşetleri

Fehmi Koru: Vahşice İstanbul’da katledilen Cemal Kaşıkçı olayında alınan sert viraj baş döndürücü…

Fehmi Koru‘nun yazınının bir bölümü; Siyasilere tavır değiştirmek yakışır. Geçmişte defalarca parti değiştirmiş milletvekili görmüştük. Hükümetler de duruma göre politikalarını değiştirebilirler; geçmişte bunu doğal görmemizi sağlayacak örneklerle de karşılaşmıştık.
Ancak gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın İstanbul’da infaz edilmesi ile başlayan süreçte, açılmış olan davayı sürdürmek yerine, onu infaz etmek üzere ülkemize gelmiş, kolay hazmedilmesi mümkün olmayan bir vahşetle cinayetlerini işlemiş, cesedini yok etmek için akla ziyan yöntemlere başvurmuş katilleri, kendi memleketlerinin yargısına havale etmek önceki örneklerin hiçbirine benzemiyor.

Benzemiyor, çünkü Kaşıkçı cinayeti ülkemizin özel gayretleriyle dünya kamuoyunun bilgisi ve ilgisine kavuşmuştu.

Katiller infazlarını gerçekleştirmek üzere özel uçakla ülkemize gelmiş, başkonsolosluk binasını infaz mahalli olarak kullanmış, yanlarında getirdikleri kemik testeresiyle kurbanlarını parçalara ayırmış, bavullarına doldurdukları ceset parçalarıyla geldikleri özel uçağa binerek ülkelerine dönmüşlerdi.

Yaptıklarının kimse tarafından farkına varılmayacağı güvencesiyle…

Gerçekten de infaz kimsenin dikkatini çekmeyebilir, yaptıkları katillerin yanına kâr kalabilirdi.

Öyle olmadıysa sebebi, Türkiye’nin -daha doğrusu siyasi iktidar ile onun yönlendirdiği devlet mekanizmasının- buna izin vermemesiydi.

İnfaz baştan sona devletin ilgili birimleri tarafından izlenmiş, vahşi eylem sesli olarak kaydedilmiş, daha da önemlisi, kanıtlar yerli-yabancı medya aracılığıyla bütün dünya ile paylaşılmıştı.

Türkiye istemese dünyanın Kaşıkçı cinayetinden haberi olmayabilirdi.

Siyasiler bu vahşetten bütün boyutlarıyla dünyanın haberi olmasını istediler ve sonrasında başarılı bir medya kampanyasıyla konuyu global bir dava haline dönüştürdüler.

Gazeteciler, bütünüyle medya dünyası, meslektaşlarından birinin yazdıkları ve savundukları yüzünden hedef seçilmesini içlerine sindiremedikleri gibi, cinayetin işleniş biçimini kendilerine yapılmış gibi hissederek bunu daha önce görülmemiş boyutlarda bir nefret kampanyasına dönüştürdüler.

Yalnızca yabancı medya değil, iktidar cephesinin itibar ettiği köşeler ile muteber saydıkları gazeteler ve kanallar da haftalar ve aylarca Cemal Kaşıkçı cinayetini canlı tuttular.

Ülkemizin devlet ve halk olarak Cemal Kaşıkçı’ya sahip çıkması ve katillerinin mutlaka cezalandırılması için çaba göstermesi ile başlayan süreç global bir kampanyaya dönüşünce, cinayetten suçlanan ülke de daha fazla sessiz kalamadı.

Medyamızın isimlerini teker teker afişe ettiği infaz timinin üyeleri Suudi Arabistan’da da yargılandı.

Buna ‘sözde yargılandı’ demek daha doğru. Esas suçlu oldukları belirlenmiş kişiler beraat ettirilirken infaz timinin önemsiz üç-beş ismi idam cezasına çarptırıldı; ancak birkaç ay sonra onların cezaları da hapse çevrildi.

Timin önemli isimleri yakın zamanlarda dünyanın değişik köşelerinde ortaya çıktılar.

Suud mahkemesi infaz timini kimin görevlendirdiği konusuyla hiç ilgilenmedi bile.

CIA ve BM tarafından yürütülen soruşturmalar sonunda açıklanan raporlar, Cemal Kaşıkçı’nın, Suudi Arabistan yönetiminden en üst düzeyde görevlendirilmiş bir tim tarafından infaz edildiğini açıkça belirtmekte.

Raporlarda ‘en üst düzey’ isim olarak da anılıyor.

İnfazın üzerinden dört uzun yıl geçtikten ve bu arada konuya ilişkin binlerce makale, düzinelerce kitap ve onlarca belgesel yayınlandıktan sonra, Türkiye, ne olduysa birdenbire tavır değiştirdi.

Konuyu yargılayan mahkeme, adalet bakanlığı, siyaset, yürümekte olan davayı, baştan beri yargılamanın kendi görevi olduğunu belirtmiş, ancak her defasında terslenmiş olan Suud mahkemelerine tevdi ediverdi.

Başta belirttim, siyasiler tavır değiştirir, hükümetlerin politikaları değişir, bunlara alışkınız; ancak bu kez alışılmadık bir hızlı değişim söz konusu.

Daha da önemlisi, neden böyle bir sert viraja ihtiyaç duyulduğu da belli değil.

‘‘Sıra Suudi Arabistan’la da barışmaya geldi’’ gerekçesinden başka bir gerekçe yok ortada.

İyi de bu dört yıl boyunca konuya ilişkin yazılan onca yazı, yapılan onca yorum, gerçekleştirilen onca toplantı, gösteri yürüyüşü, telin mitingleri ve onlar sayesinde ayağa kalkmış olan kamu vicdanı ne olacak?

Neden kimseden bu yapılana aklı başında bir itiraz gelmiyor?

Devletin ve AK Parti’nin -bu arada iktidarın küçük ortağı partinin sözcülerinin de- çeşitli yetkililerinin sürecin en başından beri yaptıkları açıklamalar havaya gitmiş olmadı mı? Peki o yetkililerden hiçbiri neden ortada görünmüyor?

Yazarlar, yorumcular, toplantılarda konuşanlar, davayı içeride ve dışarıda yerli ve global kamuoyuna mal edenler neden susuyor?

Siyasiler ve hükümetlere yakışan tavır, millete sirayet ettirilince.. İşte bu hiç yakışık almıyor…

Cemal Kaşıkçı cinayetinde sergilenen tavır değişikliği, sert değişimi anlamakta zorlanan yurtdışında, ülkemize karşı tepkilere dönüşmek üzere.

Gazete manşetleri

Canlı yayında küfür eden Serdar Ortaç açıkladı: 2 şişe alkol, 10 tane ilaç içmiştim

Serdar Ortaç TikTok’a küfür etme nedenini açıkladı. Sinir krizi geçirdiğini öne süren Ortaç, “TikTok’u ben nasıl kapatacağım abi? Onu devlet yapar inşallah” dedi.

Sosyal medya platformu TikTok’un kendisine kısıtlama getirmesi üzerine açtığı canlı yayında küfür eden Serdar Ortaç, yeni bir yayın yaparak konuyla ilgili açıklama yaptı. Annesinin de video nedeniyle kendisine kızdığını belirten Ortaç, “Sinir krizi geçirdim abi, oradaki ben değilim. İki şişe alkol, 10 tane ilaç içmiştim” dedi.

‘BENİM SUÇUM YAYIN YAPMAK’
Ortaç açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

“Sinir krizi geçirdim abi, oradaki ben değilim. İki şişe alkol, 10 tane ilaç içmiştim. TikTok’u ben nasıl kapatacağım abi? Onu devlet yapar inşallah. Bir hastalık, MS, içki. Benim suçum yayın yapmak ve yaparken de içki içmek. Benim eşekliğim.”

Serdar Ortaç söz konusu yayında “Türkiye’de TikTok’u yasaklatmazsam… Sen koskoca Selçuklu’dan Osmanlı’ya 3500 yıllık Türk milletini dize getireceğini mi zannediyorsun?” diye konuşmuştu.

Devamını Oku

Gazete manşetleri

Siyasete gireceğini söylemişti: Hakan Peker ilk hamlesini yaptı

Bir dönemin popüler şarkıcılarından Hakan Peker, siyasete gireceği yönündeki açıklamasının ardından ilk hamlesini yaptı. Safranbolu Belediye Başkanı olmak isteyen Peker, iş insanı Şefik Dizdar ile görüşerek destek istedi.

Mart 2024’te yapılacak yerel seçimlerde Karabük’ün Safranbolu ilçesinden Belediye Başkanlığı’na adaylığını koyacağını açıklayan Hakan Peker, çalışmalara başladı. Peker, iş insanı Şefik Dizdar ile görüşme yaparak destek istedi.

Görüşme ile ilgili açıklamalarda bulunan Hakan Peker, şu ifadeleri kullandı:

“Safranbolu’da ev almıştım, çalışmalara başlıyorum onun için gelmiştim. Şefik Dizdar ile görüşerek istişarede bulunduk. Safranbolu’nun eksikleri, neler yapabilir, edilebilir ile ilgili bilgi alışverişinde bulunduk. Onun tecrübeleri ve burada yaşayışı ile bize çok şey kattı. Eğer Belediye Başkanı seçilirsek nasıl uygulayıp hayata geçirebiliriz diye fikir edindik.”

“DURAĞAN DEĞİL, DİNAMİK”

“Genç, dinamik, bol tanıtımlı, çok büyük aktivitelerin olabileceği, bütün turistlerin buraya gelebileceği bir Safranbolu hayal ediyoruz” diyen Peker, şöyle devam etti:

“Daha eğlenceli, durağan değil, dinamik olan, insanların merak ettiği, sanatsal, kültürel olarak daha çok öne çıkacak Safranbolu istiyoruz. UNESCO’nun tarihi miras kentinin hakkını verecek bir şekilde yönetilecek bir Safranbolu hayal ediyoruz.”

SİNEMACILARDAN DESTEK İSTEYECEK

Uluslararası Altın Safran Festivalinin daha çok ön plana çıkması gerektiğini ifade eden Peker, “O da birazcık sinemadan destek almakla olacak. Sinema sanatçılarından destek almakla olacak. Burada yapılacak aktiviteler, konserler ve ödül geceleriyle beraber bu festivalin çok çok öne çıkacağını düşünüyorum” diye konuştu.

Devamını Oku

Gazete manşetleri

TV programında evinin yenilendiğini gören ev sahibi mahkemeye gitti

Kiracı olan diş hekimliği öğrencisi, bir TV programıyla görüşüp oturduğu evi baştan aşağı değiştirtti. Program TV’de yayınlanınca ev sahibi evdeki değişikliklerden haberdar oldu ve mahkemeye başvurdu.

Son dönemde ev sahipleri ile kiracılar arasındaki anlaşmazlıklar sık sık gündem olmaya devam ediyor. Ancak bu kez yaşanan ‘dava’ olayı daha önce çok rastlanır türden olmadı. Olayda, davaya konu olan ev, bir TV programında yayınlandı. Ev sahibi de o TV programını izleyince harekete geçti

Halk TV’de yer alan habere göre; tarafların ev sahibi ile kiracı olduğu dava dosyasının içeriği, son dönemde yaşanan anlaşmazlıklarda olduğu gibi fahiş kira artışları değil. Dava dosyasına göre, Rukiye Molla ile oğlu Tamer Molla, Beşiktaş Nüzhetiye Caddesi’nde bulunan evlerini baştan aşağı yeniledi. Kendileri oturakları için evi elden geçiren aile, bir süre sonra yurt dışına taşınmak durumunda kalınca, yenilenmiş bu dairenin kiraya verilmesi gündeme geldi.

Aile, dairelerini diş hekimliği fakültesi öğrencisi Ecem Özsarp’a kiraladı. Özsarp, bir süre sonra da kiracısı olduğu ev için bir TV kanalında yayımlanan programla temasa geçti. Oyuncu Evrim Akın’ın sunuculuğunu yaptığı ‘Evrim Akın ile Ev Kuşu’ programına başvuran Özsarp, oturduğu evin yenilenmesini istedi.

Sunucu Evrim Akın’ın ziyaret ettiği eve bir süre sonra ustalar girdi ve ev baştan aşağı yenilendi. Evdeki bazı kapılar sökülürken yerine de duvar örüldü. Duvar tavanları ve kolonlarda değişiklik yapıldı. Ev sahipleri ise, evde yapılan değişikliklerin TV’de yayımlanması sonrası bunlardan haberdar oldu.

Ev sahibi aile adına, kiracıya karşı tazminat davası açıldı. Dava dilekçesinde, eve önemli ölçüde zarar verildiği öne sürüldü. Dava dilekçesine göre, eve verilen zararın 120 bin TL seviyesinde olduğu ileri sürüldü. Dilekçede, TV programının verdiği eşyaların da kiracı tarafından alındığı öne sürüldü. Dava dilekçesinde, kiracının dışında programın yayımlandığı TV kanalı ile ilgili programın yapımcısı şirketin de sorumlu tutulması talep edildi.

Kiracı adına yapılan savunmada ise, evin eskisine göre daha güzel hale geldiği öne sürülüp “Kiralanan ev olduğu gibi iade edildi. Bir zarar söz konusu değil. Davanın reddine karar verilsin” ifadeleri kullanıldı. Şimdi, mahkemenin, değişiklik yapılan evde keşif yaptıktan sonra bilirkişi raporu hazırlatması bekleniyor.

Devamını Oku
Gazete manşetleri4 hafta önce

Canlı yayında küfür eden Serdar Ortaç açıkladı: 2 şişe alkol, 10 tane ilaç içmiştim

Serdar Ortaç TikTok’a küfür etme nedenini açıkladı. Sinir krizi geçirdiğini öne süren Ortaç, “TikTok’u ben nasıl kapatacağım abi? Onu devlet...

Gazete manşetleri1 ay önce

Siyasete gireceğini söylemişti: Hakan Peker ilk hamlesini yaptı

Bir dönemin popüler şarkıcılarından Hakan Peker, siyasete gireceği yönündeki açıklamasının ardından ilk hamlesini yaptı. Safranbolu Belediye Başkanı olmak isteyen Peker,...

Gazete manşetleri1 ay önce

TV programında evinin yenilendiğini gören ev sahibi mahkemeye gitti

Kiracı olan diş hekimliği öğrencisi, bir TV programıyla görüşüp oturduğu evi baştan aşağı değiştirtti. Program TV’de yayınlanınca ev sahibi evdeki...

Gazete manşetleri1 ay önce

Demirören Medya Grubu hakkında yeni iddia: Yurtdışı ofisleri kapatıldı

Bir süredir küçülme haberleriyle gündeme gelen Demirören grubunda Brüksel, Washington ve Atina bürolarının kapatıldığı iddia edildi. Medyaspot’un haberine göre; bulundukları...

Gazete manşetleri1 ay önce

1 günlük yayın yönetmenliği yapan Celalettin Can tutuklandı

Özgür Gündem Gazetesi ile dayanışma çerçevesinde 1 günlük yayın yönetmenliği yapan Celalettin Can’ın tutuklandığı bildirildi. 78’liler Girişimi Sözcüsü Celalettin Can,...

Gazete manşetleri1 ay önce

İddia: TRT, bikinili fotoğrafı sonrası Leyla Tanlar’ı diziden çıkardı

TRT’nin yeni dönem dizisi ‘Selahaddin Eyyubi’de yer alan Leyla Tanlar’ın sosyal medyada paylaştığı bikinili fotoğrafı sonrası kadrodan çıkarıldığı öne sürüldü....

Gazete manşetleri1 ay önce

Gazeteci Gökhan Özbek gözaltına alındı

Gazeteci Gökhan Özbek, sosyal medya hesabından bir paylaşımda bulunarak gözaltına alındığını duyurdu. 23 Derece haber sitesinin sahibi gazeteci Gökhan Özbek,...

Gazete manşetleri1 ay önce

Oğuzhan Uğur ve Robot Sophia arasındaki diyalog sosyal medyada gündem oldu

Dünyada vatandaşlığa kabul edilen ilk robot olan Sophia, Oğuzhan Uğur’un sunduğu ‘Mevzular Açık Mikrofon’ programına katıldı. Programın tanıtım videosundaki diyaloglar,...

Gazete manşetleri1 ay önce

TRT ABD’de vatandaşın parasını kimler için çarçur ediyor ?

ABD’de şirketleşen ‘TRT Amerika Inc’ Türkiye Radyo Televizyon Kurumu’nun yaptığı harcamalar dudak uçuklatıyor. TRT-USA’ya her yıl milyonlarca dolar akıtılırken sadece...

Gazete manşetleri1 ay önce

Şebnem Paker müzik öğretmeni olarak Milas’a atandı

Eurovision Müzik Yarışması’nda üçüncülük elde eden Şebnem Paker, Milas’taki Kırcağız Ortaokulu’na müzik öğretmeni olarak atandı. 1997 yılında İrlanda’nın Dublin kentinde...

Gazete manşetleri1 ay önce

Kibariye, sahneden Erdoğan çiftine seslendi: Götürdük malları valla

Kibariye, sahneden Erdoğan çiftine seslendi: Götürdük malları vallahttps://t.co/izJ9wAIkwM pic.twitter.com/TGAenBaGxh — BirGün Gazetesi (@BirGun_Gazetesi) August 24, 2023 AKP’nin 22. Kuruluş Yıldönümü...

Gazete manşetleri1 ay önce

Serdar Ortaç: Namaza başlayacağım ama zamanı değil, 60’larda

Ünlü şarkıcı Serdar Ortaç, “Namaza başlayacağım ama zamanı değil, 60’larda” dedi. Ortaç ayrıca, köye yerleşeceğini ve son bir veda turnesi...

Gazete manşetleri1 ay önce

Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier’den Ahmet Altan ve Osman Kavala mesajı

Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, sürgün temalı bir etkinlikte yaptığı konuşmada, hapse atılan gazeteci ve aydınlar arasında Ahmet Altan ve Osman...

Gazete manşetleri1 ay önce

Ödül alan kadın gazeteciyi hedef alan Karakaş’a İzmir Gazeteciler Cemiyeti’nden tepki

Bir radyo programında gazeteci Çağla Geniş’i hedef alan açıklamalar yapan Murat Karakaş’a İzmir Gazeteciler Cemiyet tepki gösterdi. Cemiyet tarafından yapılan...

Gazete manşetleri1 ay önce

Müzisyen Emel Çiftçi tutuklandı

Diyarbakır’da sabah saatlerinde hastaneye tedavi olmak için giden Kürt sanatçı Emel Çiftçi, yakalama kararı olduğu gerekçesiyle gözaltına alındı. Ankara ve...

Gazete manşetleri1 ay önce

RTÜK’ten VOA Türkçe’ye lisans için 72 saat süre

RTÜK, VOA Türkçe’ye lisans başvurusunda bulunması için 72 saat süre tanıdı. Başvuru olmazsa “voaturkce.com” alan adı engellenecek. Radyo ve Televizyon...

Gazete manşetleri1 ay önce

Can Ataklı hakkında soruşturma başlatıldı

Sincan Belediyesi’ne ait bir oyun evinde çocuklara dini eğitim verilmesini eleştiren gazeteci Can Ataklı hakkında ‘halkı kin ve düşmanlığa alenen...

Gazete manşetleri2 ay önce

Muammer Güler ve oğluyla ilgili haberlere yayın yasağı!

17-25 Aralık sürecinde gözaltına alınan eski İçişleri Bakanı Muammer Güler’in oğlu Barış Güler’in eşi, kayınpederinin kendisini “ölümle tehdit ettiğini” anlattı....

Gazete manşetleri2 ay önce

‘Bakanlığa giden gazeteciler köpeklere koklatılıyor’

‘Hakan Fidan Hariciye’yi MİT’e çevirdi, bakanlığa giden gazeteciler köpeklere koklatılıyor’. ‘Ama, gelen ilk sinyallere bakılırsa, Fidan kendisini gün ışığına adapte...

Gazete manşetleri2 ay önce

Resul Dindar’dan Demet Akalın’la yaşadığı tartışmayla ilgili ilk açıklama: Büyük saygısızlık

Artvin’in Arhavi ilçesinde dün gece 49. Uluslararası Arhavi Kültür ve Sanat Festival kapsamında sahne alan Karadenizli sanatçı Resul Dindar, şarkıcı...

Öne Çıkanlar

Copyright © 2019 Medyatrend. Tüm Hakları Saklıdır.