Gazete manşetleri
Kaşıkçı Cinayeti davasında flaş gelişme, “Türkiye’de yargılanan dört Suudi yetkili, ortak soruşturma ekibinde görevli çıktı”

T24 yazarı Tolga Şarda Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı‘nın öldürülmesiyle ilgili Türkiye ile Suudi Arabistan arasındaki yazışmalara ve sonuçlara devam ediyor.
Geçtiğimiz günlerde Kaşıkçı’nın öldürülmesi konusunda Türkiye’de devam eden ve sonrasında düşürülen yargılama hakkında T24’te önemli bir haber kaleme alan Şarda, Suudi Arabistan Adalet Bakanlığı’na bağlı Riyad Ceza Mahkemesi Birinci Ortak Dairesi’nin “gerekçeli kararı” üzerinden yaşananları kaleme aldı.
Kovuşturmaya yer olmadığı kararları
İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nin “Kaşıkçı davasının Suudi Arabistan makamlarına devrine” karar vermesi sonrasında Riyad Ceza Mahkemesi Birinci Ortak Dairesi, dosya üzerinde inceleme yürüttü.
İstanbul mahkemesi yargılama dosyasını Suudi makamlarından gelecek karara göre işlem yapmak amacıyla durdurmuştu. Riyad‘dan gelecek yanıtı bekleme kararı almıştı.
Riyad‘daki yerel mahkeme, İstanbul’dan gelen dosyayı inceledikten sonra 30 Mayıs 2022 günü sonuç kararını aldı.
Türkçe tercümesi sadece üç sayfa olan kararın içinde ayrıca “gerekçeli karar” da bulundu.
Gerekçeli kararda, İstanbul Mahkemesi’nin iddianamesinde bulunan sanıklar; Salah Bin Muhammed Abdeh Tabiki, Turki Bin Muşrif Bin Muaza Alshrri, Velid Bin Abdullah Bin Mohammed Alshri, Fahd Bin Shabib Bin Abdullah Almasawi Albalawi, Mansur Bin Osman Bin Mansur Eba Hüseyin, Mustafa Bin Mohammed Bin Mohammed Nazmi, Seyf Bin Saad Bin Qatim Alqahtani, Ahmet Bin Hasan Bin Mohammed Asiri, Mohammed Bin Saad Bin Hasan Alzahrani, Muflih Bin Şayae Bin Muflih Al Muslih, Mahir Bin Abdülaziz Bin Mohammed Mutrib hakkında Suudi Arabistan Başsavcısı’nca tutuklama ve kovuşturma tedbirleri aldığı belirtildi.
Türkiye’deki dosyada yer alan 11 sanıkla ilgili kamu davası açıldığı kaydedilen kararda söz konusu isimler hakkında yargı kararlarını etkileyecek bir hususa rastlanmadığı vurgulandı.
Ancak İstanbul mahkemesinin iddianamesinde yer verilen diğer sanıklar; Nayif Bin Hasan Bin Saad Alarifi, Abdülazizi Bin Mohammed Bin Musa Alhusawi, Muşil Bin Saad Bin Mohammed Albustani, Halid Bin Ayız Bin Mohammed Alotaybi, Zaar Bin Galib Bin Zaar Alharbi, Bedr Bin Lafi Bin Mohammed Alotaybi, Saad Bin Maiz Bin Mohammed Alquarni, Yasie Bin Halid Mohammed Bin Salman, Ahmet Bin Abdullah Bin Ali Almezini, Suud Bin Abdullah Bin Salim Alqahtani hakkında Suudi Arabistan Başsavcılığı’nca soruşturma yürütüldü.
Başsavcılığın yazısında, 10 sanıkla ilgili delil bulamadıkları için haklarında kovuşturmaya yer olmadığı kararını verildiği açıklandı.
Ortak soruşturma ekibindeki görevliler
Suudi Arabistan’dan gelen resmi yazıda ilginç bir bilgiye yer verilmesi dikkati çekti.
Yazıda yer aldığı şekliyle, dosyada isimleri geçen Ahmet Bin Abdülaziz El Cunubi, Halit Bin Yahya El Zahrani, Muhammed Bin İbrahim El Zeyd ve Ubeyd Bin Gazi El Asaadi’nin, Türkiye ile varılan ikili anlaşma çerçevesinde soruşturma yapmak amacıyla kurulan Suudi – Türk Ortak Soruşturma Timi içinde yer aldığı ifade edildi.
Suudi Arabistan Başsavcılığı, söz konusu dört görevli hakkında ceza hukukunun 63. Maddesine istinaden kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildiği belirtilirken şöyle denildi:
“Bu kapsamda mahkememiz tarafından anılanlar hakkında usul ve esas açısından tüm nizami gerekenlerin alındığı görülmüştür.
Türk tarafından aktarılan dava dosyasının incelenmesi, dava ile ilgili alınan icraatlar ve verilen yargı hükümleri ve yukarıda belirtilen sonuçlara göre mahkememiz davanın tekrardan görülmesini gerektiren bir hususun bulunmadığı ve verilen nihai hükümlerle yetinmeye, dava dosyasının nihai bir şekilde kapatılmasına ve gerekenlerin yapılması amacıyla evrakın başsavcılığa iade edilmesine karar vermiştir.”
İstinafa başvuru
Suudi Arabistan’dan gönderilen yazı üzerine aynı zamanda Cemal Kaşıkçı‘nın eşi olan davanın tarafı Hatice Cengiz‘in avukatı Gökmen Başpınar, gelişmeleri istinafa taşıdı.
İstinaf dilekçesinde Başpınar, şu görüşlere yer verdi:
“Anayasada zikredilen egemenliğe ve egemenliğin kullanılmasına ilişkin hükümleri yargı yetkisinin millet adına mahkemeler aracılığıyla kullanılacağını ortaya koymaktadır. Bu durum anayasada dayanağı bulunan ve kanunla düzenlenmiş haller dışında mahkemelerinin yargı yetkisinin idari makamların kararları vasıtasıyla sınırlanmasını ve ortadan kaldırılmasını engellemektedir.
Bilindiği gibi, egemenlik haklarının kullanılmazsa temel ilke mülkiliktir. Daha açık ifade ile Türkiye Cumhuriyeti ülkesinde Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, kanunları ve hukuku geçerlidir ve bu yetki anayasada bir yer verilen bir egemenlik haklarını kullanma yetkisine haiz Türkiye Cumhuriyeti makamları tarafından kullanılmak durumundadır.
Bu kapsamda Türkiye Cumhuriyeti ülkesinde işlenmiş suçlar bakımından bu suçları yargılama yetkisi de Türk mahkemelerine aittir. Bu düzenleme gerek yabancı bir mahkemenin Türkiye’de işlenmiş bir suç bakımından kendisini yetkili görmesi mümkün olmadığını bunun kanunla düzenlenmesi durumunda dahi nihai değerlendirmenin yine bağımsız ve tarafsız mahkemeler tarafından kullanılması gerekmektedir. Aksi kabul, yabancı mahkeme kararlarının Türk mahkemelerinin yargı yetkisini ortadan kaldırmak anlamına gelecektir.”
Gazete manşetleri
Metin Uca trafik kazası geçirdi. Bir hafta yoğun bakımda tedavi görecek

Televizyon programcısı ve sunucusu Metin Uca trafik kazası geçirdi. Uca’nın sosyal medya hesabından “Kartal Lütfi Kırdar Eğitim Araştırma Hastanesi Nöroloji Yoğun Bakım İnme Merkezi’nde bir hafta boyunca tedavi altında olacağım… Pıhtıların eritilmesi ve tıkanıklığın giderilmesine çalışılacak.” açıklaması yapıldı.
Ünlü televizyon programcısı ve sunucusu Metin Uca trafik kazası geçirdiğini duyurdu.
Sosyal medya hesabından paylaşım yapan Uca, şu ifadeleri kullandı:
“Sevgili dostlarımız Bursa’da bir etkinlik için menajerim sevgili @kubrakb ile çıktığımız yolda Dilovası oksijen çıkışında kendimden geçmem sonucu ağaca vurarak durabildim. Hastanede ilk yapılan tetkikte boyun şah damarımın her ikisinin de tıkalı olduğu ve onun yarattığı durum nedeniyle kazanın ortaya çıktığını öğrendim.
Kartal Lütfi Kırdar Eğitim Araştırma Hastanesi Nöroloji Yoğun Bakım İnme Merkezi’nde bir hafta boyunca tedavi altında olacağım… Pıhtıların eritilmesi ve tıkanıklığın giderilmesine çalışılacak. İlginiz için teşekkürler. Hızla iyileşip aranıza döneceğim.”
Gazete manşetleri
Şarkıcı Banu Parlak serbest bırakıldı

Kooperatif dolandırıcılığıyla ilgili yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınan şarkıcı ve sosyal medya fenomeni Banu Parlak, çıkarıldığı adli makamlarca serbest bırakıldı.
Kooperatif dolandırıcılığıyla ilgili yürütülen soruşturma kapsamında hakkında yakalama kararı bulunan Banu Parlak, İstanbul’dan Trabzon’a gitmek üzere geldiği İstanbul Havalimanı girişindeki polis kontrol noktasında gözaltına alına alınmıştı. İstanbul Havalimanı Emniyet Şube Müdürlüğü’nde işlemleri biten Parlak, havalimanında bulunan Gaziosmanpaşa Adliyesi’ne sevk edildi. Burada ifadesi alınan Banu Parlak serbest bırakıldı.
Banu Parlak son olarak Dilan Polat’ın tutuklanmasına ilişkin dalga geçtiği görüntülerle gündem olmuştu.
“BAŞIMA BİR ŞEY GELİRSE SORUMLULARI POLATLARDIR”
Banu Parlak, geçtiğimiz aylarda gerçekleştirdiği paylaşımların ve sonrasında televizyon kanallarına çıkarak, “Başıma bir şey gelirse sorumlusu Dilan Polat ve Engin Polat’tır” demiştir.
Gazete manşetleri
Gazeteci Cengiz Erdinç, yurtdışı yasağı konularak serbest bırakıldıv

Gözaltına alınan gazeteci Cengiz Erdinç, yurtdışı çıkış yasağı ve adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturma kapsamında “halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçlamasıyla gözaltına alınan gazeteci Cengiz Erdinç, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Edinilen bilgiye göre, dün Balıkesir’in Ayvalık ilçesindeki evinde gözaltına alınan Erdinç, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden soruşturmayı yürüten cumhuriyet savcısına ifade verdi.
Cengiz Erdinç hakkında savcılık, yurtdışı çıkış yasağı ve imza yükümlülüğü şeklinde adli kontrol talep etti.
Nöbetçi Ankara Sulh Ceza Hakimliği, Erdinç’i yurtdışı çıkış yasağı ve adli kontrol şartıyla serbest bıraktı.
-
Gazete manşetleri1 yıl önce
SBK listesi medyada bir gazetecinin daha biletini kesti !
-
Gazete manşetleri1 yıl önce
AKP Cehaleti: TRT, Çanakkale Zaferi ile Sarıkamış’ı karıştırdı
-
Televizyon2 yıl önce
Can Ataklı: Normal bir ülke olsa Cevheri Güven’in anlattıklarıyla kıyamet kopardı !
-
Gazete manşetleri2 yıl önce
Aynur Doğan konser yasağına karşı sessizliğini bozdu
-
Analiz1 yıl önce
Cüneyt Özdemir’in Pelikan itirafları ve gazeteciliği: Herkes yesin, bulaşmıyorum
-
Gazete manşetleri1 yıl önce
Latif Şimşek istifa etti: Kalleş saldırıyı kınamadılar
-
Gazete manşetleri2 yıl önce
Bülent Keneş: Keşke Deniz Feneri’ni daha fazla araştırsaymışım
-
Gazete manşetleri2 yıl önce
“Daha dün 3 liraydı”