Gazete manşetleri
Yılmaz Özdil’den Mehmet Cengiz’e: Ölene Kadar Beni Rüyanda Göreceksin

Sözcü yazarı Yılmaz Özdil, kendisine 1 milyon liralık tazminat davası açan iş insanı Mehmet Cengiz‘e seslenirken, “Allah sana uzun ömür versin ama benden önce ölürsen, mezarının başında olacağım, bu milletin sana hakkını helal etmemesi için yaptığın her şeyi bu millete hatırlatacağım. Ben senden önce ölürsem, seni Sırat köprüsünde bekleyeceğim Mehmet Cengiz. Şu anda sahip olduğun milyar dolarlarla, etrafındaki iktidar goygoycularıyla kendini çok güçlü zannediyor olabilirsin. Senin milyar dolarların mı güçlü, benim kalemim mi göreceğiz” ifadelerini kullandı.
Özdil, Lale Özan Arslan‘ın YouTube kanalında, 14 Nisan 2022 tarihinde yayımlanan “Garanti kazanan adayımı açıklıyorum” başlıklı köşe yazısı nedeniyle kendisine 1 milyon liralık tazminat davası açması hakkında konuştu.
Geçmediğimiz köprünün, girmediğimiz tünelin parasını alıyorlardı şimdi de etmediğimiz hakaretin parasını istiyorlar. Çok tuhaf.
Neticede Mehmet Cengiz, gazetecilerle polemiğe giren bir siyasetçi değil, iş adamı. Köşe yazımızda yazılanlarda onların yalanlayacağı durumları varsa şirket yetkilileri ulaşır, yanlışsa düzeltilir. Netice alınamazsa tekzip veya tazminat yoluna gidilir. Doğalı budur.
Ama gördüğümüz kadarıyla Mehmet Cengiz, sırtını AKP‘ye yaslamanın zahiri gücüyle, kendisini AKP davranışı göstermekte haklı bulmuş. Biz ceza davası açmış.
Özetle demek istiyor ki; ‘Sana öyle bir tazminat davası açarım ki bundan sonra benim hakkımda yazamazsın.’ Ben bunu köşemde yazdım.
Milletin orasına koyacağını söyleyen Mehmet Cengiz, bizim davada da bu lafıyla söz konusu olacak. Bunu daha önce bir AKP eski milletvekili dava etmişti ve bu lafı söylediğini kabul etmişti.
Milleti değil, rakibini kastettiğini söyleyerek ama neticede lafı söylediğini kabul ederek, aslında montaj denilen 17-25 tapelerinin doğru olduğunu kabul etti…
“Aslında Cengiz Cumhurbaşkanlığı makamına hakaret ediyor”
‘Bana hakaret etti’ diye 1 milyon liralık tazminat davası açtı. Bir insanın Cumhurbaşkanlığı makamına aday gösterilmesi hakaret midir? Bunu mahkemede hakime soracağız.
Bir insanın Cumhurbaşkanlığa aday gösterilmesi, kişilik haklarına hakaret midir? Cumhurbaşkanlığı makamı böyle bir makam mıdır?
Ben aslında Mehmet Cengiz‘in Cumhurbaşkanlığı makamına hakaret ettiğini düşünüyorum. ‘Aday ol’ diyoruz, sen hakaret ettin diyor. Aday olmak istemiyorsa olmasın, teklif var ısrar yok.
Mehmet Cengiz‘in şirketi, bana herhangi bir başvuruda bulunmadan, direkt parayı silah gibi kullanarak beni dava etmiş.
Gazetecileri bu ebatta paralarla mahkemeye vermek, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına aykırı. Siz Türkiye’de ve dünyanın hiçbir yerinde gazetecileri astronomik rakamlarla mahkemeye veremezsiniz.
Madem Mehmet Cengiz bu işi kişiselleştirmiş, ona söyleyeceğim şudur: Yılmaz Özdil ile sen bunu kişiselleştirmişsin. Allah sana uzun ömür versin ama benden önce ölürsen, mezarının başında olacağım, bu milletin sana hakkını helal etmemesi için yaptığın her şeyi bu millete hatırlatacağım.
“Senden önce ölürsem seni bekleyeceğim”
Ben senden önce ölürsem, seni Sırat köprüsünde bekleyeceğim Mehmet Cengiz. Şu anda sahip olduğun milyar dolarlarla, etrafındaki iktidar goygoycularıyla kendini çok güçlü zannediyor olabilirsin. Senin milyar dolarların mı güçlü, benim kalemim mi göreceğiz.
Mehmet Cengiz, Allah sana uzun ömür versin, ölene kadar rüyanda beni göreceksin. Bir gazeteciyle, yazdığı yorumla ilgili bir konuyu kişiselleştirmenin ne demek olduğunu ben sana göstereceğim. Ölene kadar rüyanda beni göreceksin. Bundan sonrasını mahkemede göreceğiz.
“Bizi parayla, silahla korkutmaları mümkün değil”
Bizi parayla, silahla korkutmaları mümkün değil. Bizim arkamızda gazetemiz var. Ben buradan Burak Akbay’a kişisel olarak teşekkür ederim. Bu davayı duyar duymaz ilk telefon edenlerden biriydi.
Aynı zamanda İngiltere’den Amerika’ya Türkiye’nin hemen her şehrinden yüzlerce kişi ve kurumun, ‘Biz bu parayı ödemeye talibiz’ diye bana başvuruları var. Onlara da ben yurttaş gazeteci olarak ayrıca teşekkür ederim.
İktidar gücünü, gazeteciye karşı ezme gücü olarak kullanmanın ne demek olduğunu Mehmet Cengiz anlayacak. Mehmet Cengiz’in paraları mı güçlü bizim kalemimiz mi, bunu hep beraber göreceğiz. Biz bu inançla gazeteciliğimize devam ediyoruz. Bu ülkenin mahkemeleri, Mehmet Cengiz’in maaşlı memuru değil.”
Gazete manşetleri
Sanatçılardan Muharrem İnce’ye ‘sözde sanatçı’ tepkisi: Senin bu yaptığını Salvador Dali yapmaz

Sanatçılar sosyal medya hesaplarından Muharrem İnce’nin ‘sözde sanatçı’ ifadesine tepki gösterdi: “Demek ki her dengeni kaybettiğinde eleştirdiğinden bir farkın kalmayacak..”
Yaptığı ‘sözde sanatçı’ açıklamasıyla sanatçıların tepkisini çeken Memleket Partisi Genel Başkanı ve cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, sosyal medya hesabı üzerinden Steinbeck’in sözünü alıntılayarak ‘sözde sanatçılar’ dediği için özür diledi.
Sanatçılar, İnce’nin açıklamalarına tepki gösterdi.
İnce paylaşımında, “John Steinbeck, ‘Bir insana dengesini kaybettirip, sonra da normal davranmasını bekleyemezsiniz’ der. Üzerimize çok gelindi. Normalde hiç kullanmadığım bir ifade olmasına rağmen basın toplantısında ağzımdan ‘sözde sanatçılar’ şeklinde bir ifade çıktı. Üzülerek gördüm ki bunu üzerine alınan kıymetli sanatçılarımız olmuş. Bu ifade nedeniyle, bırakın adı geçen kıymetli sanatçılarımızı, ülkemin bütün sanatçılarından özür diliyorum. Ne derlerse desinler, ne yaparlarsa yapsınlar, sanatçıların başımızın üzerinde yeri vardır” ifadesini kullandı.
Hah! Kalabalıkta özür de gelmiş. Artık sizle ilgili yazmiycam.Her yaptığınız hatada, sebep hep başkaları değil mi?Parti arkanizda durmadı,sişede durduğu gibi durmadı,bütün sanatçilar size bilinçli saldirdi vs. Dengeniz kayıptı zaten,biz bulun diye ugraştık.Bu kadar oldu.Bye bye🤷 https://t.co/u9vjS9AUvN
— Şahan Gökbakar (@sgokbakar) March 28, 2023
Demek ki her dengeni kaybettiğinde eleştirdiğinden bir farkın kalmayacak..
— mine tugay (@Minetugay) March 27, 2023
Ne özür istiyoruz ne de af. Hiç bir şey istemiyoruz.
Mağara adamı seviyesi söylem ve trollerini de alsın gitsin istiyoruz.
Aydınlık ve güzel bir geleceğe uzandığımız yolda “gölge etmesin” yeterlidir.
Çekilsin yolumuzdan. Adını bir daha duymak istemiyoruz.
Utanç yaşattı.— Fazıl Say (@fazilsaymusic) March 28, 2023
Gazete manşetleri
CNN Türk’te üst düzey 3 ayrılık

CNN Türk’te spikerler Tunç Arslanalp ile Yasin Erçağlayan ve Haber Müdürü Fatih Sadırlı ile yollar ayrıldı.
Demirören Medya Grubu bünyesindeki CNN Türk’ten üç isimle yollar ayrıldı.
MedyaRadar’ın haberine göre, kanalda spikerler Tunç Arslanalp ve Yasin Erçağlayan’ın ve Haber Müdürü Fatih Sadırlı ile ayrılık yaşandı.
Fatih Sadırlı, ATV’de yayınlanan Müge Anlı ile Tatlı Sert programının Haber Müdürü olarak görev yaptıktan sonra CNN Türk’te Haber Müdürü olarak kariyerine devam ediyordu.
Tunç Arslanalp ve Yasin Erçağalayan ise kanalda uzun süredir spikerlik görevini yürütüyordu.
Gazete manşetleri
Sosyal medyada Yılmaz Erdoğan ‘depremi’: 50 gündür ortada yoktu, demek ki şiir yazıyormuş

Yılmaz Erdoğan’ın 6 Şubat Maraş ve 20 Şubat Hatay depremlerinin ardından yazdığı şiir, sosyal medyada gündem oldu.
Oyuncu, senarist, yönetmen ve şair Yılmaz Erdoğan, 50 bin 96 kişinin yaşamını yitirmesine ve 107 bin 204 kişinin yaralanmasına yol açan depremlerin ardından yazdığı bir şiiri sosyal medya hesabından paylaştı.
Erdoğan’ın büyük yıkımın yaşandığı Antakya’ya yazdığı şiire gelen bazı yanıtlar şöyle:
Ah benim güzel Antakya’m…
Sen üzme kendini bu kadar.
Olan bize olur,
Coğrafya kendini tazeler.
Dağılır gene kara bulutlar.
Bilirsin güneş
Bizim Hatay’ı çok sever.Biraz sabır,
Biraz yağmur,
Biraz da zahter…Müzik: Erol Mutlu
Content Editor: Tamer Özkal pic.twitter.com/eGu7aigI7V— Yılmaz Erdoğan (@yilmazerdogan) March 26, 2023
-
Gazete manşetleri8 ay önce
SBK listesi medyada bir gazetecinin daha biletini kesti !
-
Gazete manşetleri7 ay önce
AKP Cehaleti: TRT, Çanakkale Zaferi ile Sarıkamış’ı karıştırdı
-
Televizyon11 ay önce
Can Ataklı: Normal bir ülke olsa Cevheri Güven’in anlattıklarıyla kıyamet kopardı !
-
Gazete manşetleri10 ay önce
Aynur Doğan konser yasağına karşı sessizliğini bozdu
-
Analiz8 ay önce
Cüneyt Özdemir’in Pelikan itirafları ve gazeteciliği: Herkes yesin, bulaşmıyorum
-
Gazete manşetleri8 ay önce
Latif Şimşek istifa etti: Kalleş saldırıyı kınamadılar
-
Gazete manşetleri10 ay önce
Bülent Keneş: Keşke Deniz Feneri’ni daha fazla araştırsaymışım
-
Diğer6 ay önce
Ahmet Hakan: Sokak röportajı yasaklansın