Gazete manşetleri
Yandaş YeniŞafak’ın patronlarına ihale yağmış

AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Erdoğan’ın İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı olduğu dönemde hızla büyümeye başlayan ve iktidara yakınlığıyla bilinen YeniŞafak gazetesinin de bağlı olduğu Albayrak Holding, kamudan milyarlarca liralık devasa ihaleler alıyor.
Albayrak Holding’e bağlı şirketlerle tam 21 ayrı alanda iş yapan holding, inşaattan araç kiralamaya, sayaç okumadan çöp toplamaya kadar kamu kurumları ile belediyelerden çok sayıda işin ihalesini alıyor. Holdinge bağlı şirketlerin son yıllarda kamudan aldığı yüzlerce ihalenin toplam bedeli milyarlarca lirayı bulurken Albayrak Holding, özelleştirme kapsamında satılan şeker fabrikaları ile kâğıt fabrikası gibi birçok fabrikayı da satın aldı.
Albayrak Holding’in yönetiminde ise AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yakın arkadaşı Nuri Albayrak ile kardeşleri Ahmet Albayrak, Bayram Albayrak, Kazım Albayrak, Mustafa Albayrak ve Muzaffer Albayrak yer alıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2002 yılında evlenen yakın arkadaşı Nuri Albayrak’ın kızı Elif Albayrak’ın nikah şahitliğini de yapmıştı.
Albayrak Grubu, 1976 yılında Kamu İktisadi Teşebbüsü (KİT) niteliğinde motor üretmek amacıyla kurulan TÜMOSAN Motor ve Traktör Sanayi Şirketi’ni, 2004 yılında özelleştirme kapsamında satın aldı.
Albayrak Grubu’na bağlı TÜMOSAN Motor ve Traktör Sanayi Şirketi, 2011 ile 2021 yıllarını kapsayan 11 yıllık dönemde kamudan 13 ihale aldı. İhalelerin toplam bedeli 43 milyon 168 bin TL’yi buluyor. Şirketin ihale aldığı kurumlar arasında ise ilk sırada Devlet Malzeme Ofisi (DMO) Genel Müdürlüğü geliyor.
İBB’DEN VE TOKİ’DEN DEVASA İHALELER
Albayrak Turizm Seyahat İnşaat Ticaret Anonim Şirketi de Albayrak Grubu’na bağlı şirketlerden biri. Şirket, 2021 ile 2021 yılları arasını kapsayan son 10 yıllık dönemde kamudan tam 1 milyar 468 milyon TL değerinde 19 ayrı inşaat ihalesi aldı. Şirketin ihale aldığı kamu kurumları arasında İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) iştirakleri ile Toplu Konut İdaresi (TOKİ) Başkanlığı geliyor.
Şirket, geçtiğimiz yıllarda TOKİ’den “Sivas 600 Yataklı Eğitim ve Araştırma Hastanesi” ihalesini yaklaşık 82 milyon TL’ye, “İzmir İli Urla İlçesi 150 Yataklı Devlet Hastanesi” ihalesini yaklaşık 20 milyon TL’ye, “Antalya İli Kepez İlçesi 300 Yataklı Devlet Hastanesi İnşaatı” ihalesini yaklaşık 64 milyon TL’ye, “Kocaeli 33 Bin Seyirci Kapasiteli Stadyum” İnşaat ihalesini yaklaşık 127 milyon TL’ye aldı. Şirket TOKİ’den son olarak ise “Arnavutluk’un Laç Şehri için düzenlenen konut projesi inşaatı” ihalesini 321 milyon TL’ye almıştı.
Ayrıca Albayrak Turizm Seyahat İnşaat Şirketi’nin de içerisinde yer aldığı iş ortaklığı, İBB’nin 2012 yılında düzenlediği Kartal-Kaynarca Metro İnşaat ihalesini 248 milyon 433 bin avroya aldı. Şirket AKP döneminde İBB iştiraki Halk Ekmek’ten de defalarca Ekmek Dağıtım ihalesi aldı.
SEKA’NIN FABRİKASINI SATIN ALDILAR
Albayrak Grubu bünyesinde bir de Varaka Kâğıt isimli bir şirket yer alıyor. Bu şirketin internet sitesinde yer alan bilgilere göre, yerli gazete ve kitap kâğıdı üretimi yapmak için 1981 yılında faaliyete geçen SEKA Balıkesir Kâğıt Fabrikası, 2003 yılında ise Albayrak Grubu tarafından satın alındı.
Ayrıca limancılık alanında da faaliyet gösteren Albayraklar, biri Trabzon’da iki yurtdışında olmak üzere toplam üç liman işletiyor.
TEMİZLİK ARAÇLARINI DA ONLAR SATIYORLAR
Albayrak Grubu bünyesindeki Kademe Atık Teknolojileri Sanayi Anonim Şirketi de kamudan 2017 ile 2021 yılları arasını kapsayan son 5 yılda 30 ayrı ihale aldı. İhalelerin toplam bedeli ise 18 milyon 402 bin TL’yi buluyor. Şirket aldığı ihalelerle kamu kurumları ve belediyelere, yol süpürme aracı, vidanjör ve arazöz gibi araçlar sattı.
Şirketin ihale aldığı kamu kurumlarının başında yine Devlet Malzeme Ofisi (DMO) Genel Müdürlüğü gelirken AKP’li Üsküdar Belediyesi, AKP’li Erzurum Büyükşehir Belediyesi, Yıldız Teknik Üniversitesi, Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü ile Karayolları Genel Müdürlüğü de ihale aldığı kurumlar arasında yer alıyor.
Şirketin internet sitesinde ise yapılan işlere dair şu açıklamada yer alıyor: “Vakumlu ve çekilir tip yol süpürme araçları, dezenfektan ve sterilizasyon araçları, hidrolik sıkıştırmalı çöp kasası, hooklift, konteyner yıkama aracı, su tankeri-arazöz, vidanjör, kombine kanal açma makinesi ve ağaç sökme makinesi üretimleri.”
ALBAYRAKLAR ŞEKER FABRİKALARINI KAPTI
Türkiye Şeker Fabrikaları A.Ş.’ye (TÜRKŞEKER) ait olan ve 1956 yılında açılan Erzurum ile Erzincan Şeker Fabrikaları, 2018 yılında düzenlenen özelleştirme ihalesiyle 287 milyon liraya Albayrak Grubu’na satıldı. Albayrak Grubu bünyesinde de Erzurum ve Erzincan Şeker Fabrikaları’nı işletmek için SUKKAR adıyla bir marka kuruldu ve bu markayla Mayıs 2019’dan itibaren şeker üretimine başlandı.
Ayrıca bir de Erzurum Şeker Fabrikası’nın hammadde eksikliğini gidermek, Erzurum başta olmak üzere Erzincan ve Sivas sınırları içerisinde tarıma elverişli araziler kiralayarak pancar ekimi yapmak amacıyla Mezra Ziraat adı altında bir şirket kuruldu.
Albayraklar taşımacılık sektöründe de Platform Turizm ve Nakil Lojistik adı altında iki ayrı şirketle faaliyet gösteriyor. Platform Turizm Şirketi, 2010 ile 2021 yıllarını kapsayan son 12 yılda kamudan tam 242 ayrı ihale aldı. Bu ihalelerin toplam tutarı ise 3 milyar 169 milyon TL’yi buluyor ve söz konusu ihalelerin tamamına yakını da araç kiralama ihalesi.
Şirketin ihale aldığı kurumların başında İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve iştirakleri ile Beyoğlu Belediyesi, Gaziosmanpaşa Belediyesi, Zeytinburnu Belediyesi ve Bahçelievler Belediyesi gibi AKP’li ilçe belediyeleri geliyor.
SAYAÇLARI OKUYUP FATURALARI DAĞITTILAR
Albayrak Grubu, bilgi teknolojileri alanında da ALBİL Merkezi Hizmetler, Rasat Trafik Çözümleri ve Sistemli Dağıtım Hizmetleri adı altında üç ayrı şirketle faaliyet gösteriyor. Sistemli Dağıtım Hizmetleri Şirketi’nin internet sitesinde “Sistemli Dağıtım, İstanbul’da İSKİ, TEDAŞ, İGDAŞ; Ankara ve Trabzon’da TEDAŞ olmak üzere yurt genelinde vermiş olduğu hizmetlerle alanında öncü firma olmuştur” ifadelerine yer verilerek, şirketin kamu kurumlarına işler yaptığı belirtiliyor.
Öte yandan Sistemli Dağıtım Hizmetleri Şirketi, kamuda son 10 yılda 64 ayrı ihale aldı. Bu ihalelerin toplam bedeli ise 308 milyon 706 bin TL olarak açıklandı. Bu ihalelerin büyük çoğunluğu da su ve doğalgaz sayacı okuma ve fatura dağıtımı ihalesi.
Şirketin ihale aldığı kurumlar arasından, İBB iştiraki İGDAŞ ve İSKİ, Adana Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı ASKİ, Sakarya Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı SASKİ, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı GASKİ, Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı ASKİ ve Malatya Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı MASKİ başı çekiyor.
Tekstil alanında da faaliyet gösteren Albayrak Grubu bu alana Sümerbank tarafından 1934 yılında kurulan Ereğli Entegre Tekstil Fabrikasını 1997 yılında özelleştirme kapsamında satın alarak girdi. Fabrika, Ereğli Tekstil Şirketi adı altında işletilirken şirketin internet sitesinde, “Ereğli Tekstil’in üretim hacmini Genelkurmay ve Emniyet birimlerinin ihtiyaçları doldurmaktadır” deniliyor.
ASKERİN KAMUFLAJINI ALBAYRAKLAR ÜRETİYOR
Öte yandan şirketin Genelkurmay Başkanlığı’na bağlı askeri birlikler ile Emniyet Genel Müdürlüğü’ne uzun yıllardır kamuflaj ve üniforma üretip sattığı da biliniyor. Yine şirketin internet sitesinde bu konuya ilişkin de şu açıklamaya yer veriliyor: “Uluslararası kalite standartlarında, antibakteriyel, nano teknoloji özelliklerine sahip, kara, hava, jandarma ve emniyet kuvvetleri için kamuflajlı-kamuflajsız elbise, mont, parka, gömlek ve rüzgâr ceketi kumaş üretimi ve dikimi, ayrıca soğuk iklim parka ve elbise dikimi yapılmaktadır.”
ÇÖP TOPLAMA VE ÇEVRE TEMİZLİĞİ İHALELERİ
Atık yönetimi alanında da Yeşil Adamlar Atık Yönetimi ve Bayfa Geri Dönüşüm Şirketi adı altında iki ayrı şirketle faaliyet gösteren Albayrak Grubu bu alanda da yine kamudan çok sayıda ihale aldı.
Yeşil Adamlar Atık Yönetimi Şirketi’nin internet sitesinde şirketin “Atık yönetimi ve çevre temizliği” alanında faaliyet yürüttüğü belirtiliyor. Şirket son 10 yılda kamudan 56 ayrı çöp toplama, kent içi temizlik ve araç kiralama ihalesi aldı. Bu ihalelerin toplam bedeli ise 1 milyar 945 milyon TL olarak açıklandı. Şirketin ihale aldığı kurumların başında yine İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile iştirakleri ile AKP’li ilçe belediyeleri geliyor.
Bayfa Geri Dönüşüm Şirketi’nin internet sitesinde ise şu bilgilere yer veriliyor: “Halihazırda Arnavutköy, Beyoğlu, Kağıthane ve Sarıyer ilçelerinde kentsel atık yönetimine öncülük etmekte, ambalaj atıklarının kaynağında ayrı olarak toplayarak ayrıştırma işlemlerini Kağıthane ve Esenyurt ilçelerinde bulunan ve Çevre Bakanlığı tarafından en üst klasman olan ‘TİP 1 Ambalaj Atığı Toplama-Ayrıştırma’ lisansına sahip iki modern tesisinde gerçekleştirmektedir.”
MEDYA, TURİZM VE YAYINCILIK ŞİRKETLERİ
Medya alanında da televizyon kanalı, gazete ve internet siteleriyle faaliyet gösteren Albayrak Grubu, 2007 yılında kurulan Tvnet televizyon kanalının, YeniŞafak gazetesinin ve çok sayıda internet sitesi ile derginin de sahibi.
Birun Otelcilik Şirketi ile de Giresun’un Kümbet Yaylası’nda bir otel işleten Albayrak Grubu, Ketebe Yayınları’nın da sahibi. Ayrıca, Birlikte Dağıtım Şirketi ile de gazete ve dergi dağıtımı işini de yapan Albayrak Grubu, birçok gazete ve derginin dağıtım işlerini yapıyor.
REKLAMCILIK İHALELERİ MİLYONLAR GETİRDİ
Reklam Piri Medya İletişim Şirketi ile reklamcılık alanını da boş bırakmayan Albayrak Grubu, bu şirketle de kamu kurumlarından son 9 yılda 2 milyon 313 bin TL değerinde 13 ayrı ihale aldı. Şirketin ihale aldığı kurumlar ise İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin iştiraklerinden oluşuyor.
***
Şirketler basıldı, gözaltına alındılar
Sık sık aldığı ihalelerle ve yolsuzluk iddiaları ile gündeme gelen Albayrak Holding’in yöneticileri 2011 yılında “Temiz Şehir Operasyonu” kapsamında gözaltına alınmıştı. Erdoğan’ın İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı dönemine ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında Albayrak Holding yöneticisi Mustafa Albayrak ile 20 yöneticisi gözaltına alındı. Albayraklar Grubu’nun şirketlerini de basan polis ekipleri, birçok belgeye de el koymuştu.
***
Usulsüzlük akbile kadar uzandı
Sıradan bir taşıma şirketi olan Albayrak, Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olmasından sonra, dönemin Fazilet Partili belediyelerin kadrolu müteahhiti oldu ve Albayraklar’a yönelik usulsüzlük iddiaları hiç bitmedi. Albayrak Kardeşler’in adı ilk kez, Büyükşehir Belediyesi’nin toplu taşıma araçlarında kullanılan elektronik geçiş sistemi Akbil’deki usulsüzlük soruşturmaları sırasında ortaya çıktı. Soruşturmayı yürüten Organize Suçlar Şubesi, Albayrak’ın ortaklarından Ahmet Albayrak’ın da aralarında bulunduğu 58 kişiyi gözaltına aldı, şirketin bütün evraklarına el koydu.
Gazete manşetleri
Erdoğan’ın yeni gözdeleri ve gözünden düşen gazeteciler

Medya Ombudsmanı Faruk Bildirici, AKP’li Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın son üç yıldaki yurt dışı gezilerinde özel uçağına binen gazetecileri tarayıp “gözde ve gözden düşen gazeteci ve kurum” listesi çıkardı.
T24’de çıkan habere göre “Davet edilen gazeteciler listesi, Erdoğan’ın itibar barometresi gibi!” diyen Bildirici’nin aktardığına göre, Erdoğan’ın “gözde”lerinin başında Haber Global Genel Yayın Yönetmeni Taha Dağlı, NTV Genel Yayın Yönetmeni Nermin Yurteri, CNN Türk Programcısı Hande Fırat ve A Haber Genel Müdürü Abdulhalik Çimen var.
Erdoğan’ın gezilerine değinen Bildirici, AKP’li Cumhurbaşkanının 2022 yılında 20, 2023 yılında 17 ve 2024 yılında da 14 olmak üzere üç yılda toplam 51 yurt dışı geziye çıktığını hatırlattı.
Bildirici, “itibar barometresinde gözden düşenler” diyerek 2014-2017 yıllarında en çok davet edilen gazetecilerin başında gelen Ali Adakoğlu (16 davet), Selçuk Tepeli (14 davet) ve Murat Kelkitlioğlu’nun (13 davet) artık uçağa adım atamadıklarına dikkati çekti.
Bildirici, “gözden düşen” diyerek ayrıca şu isimleri sıraladı: Ekrem Kızıltaş, Erdal Şafak, Ergün Diler, Vahap Munyar, Nihal Bengisu Karaca, Fikret Bila, Nuri Elibol, Verda Özer, Nuh Albayrak ve Nagehan Alçı.
Bildirici’nin aktardığına göre, 2022 yılında 5-6 geziye çağrılan gazeteciler Mustafa Yıldız, Sami Dadağlıoğlu, Esra Elönü ve Ünal Kaya da 2023’te daha az davet edildiler; 2024’te ise davetli listesinde hiç görünemediler. İlk yılların sık davet edilenlerinden İbrahim Karagül, Turgay Güler, İsmail Kapan, Hakan Çelik ve Mustafa Kartoğlu, yine Erdoğan’ın gezilerine çağrılıyorlar ama eskiye oranla çok daha az. 2022’de tam sekiz geziye katılan Hacı Yakışıklı da Yeni Akit’ten ayrılıp TV100’e geçtikten sonra artık eskisi kadar gözde değil, 2024’te sadece bir geziye çağrıldı.
Milliyet yazarı ve CNN Türk yorumcusu Zafer Şahin de “itibar barometresi”nde gerileyen gazetecilerden biri. 2022’de beş geziye çağrılan Zafer Şahin, 2023’te hiç geziye davet edilmedi, 2024’te de sadece bir geziye katılabildi.
YENİ GÖZDELER
TRT Genel Müdürü Zahid Sobacı, Anadolu Ajansı Genel Müdürü Serdar Karagöz, gezilerin neredeyse tamamında yer aldılar. TRT ve AA’dan, genel müdürler dışında isimler de bazı gezilere katıldı.
“İtibar barometresi”nin zirvesinde yer alan isim Haber Global Genel Yayın Yönetmeni Taha Dağlı; Erdoğan’ın 2022 yılında 12, 2023’te 9 ve 2024’te de 10 dış gezisine katıldı.
Taha Dağlı’yı, üç yıl içinde toplam 20 geziyle NTV Genel Yayın Yönetmeni Nermin Yurteri, 18 geziyle Hürriyet gazetesi Ankara Temsilcisi ve CNN Türk Programcısı Hande Fırat, 17 geziyle A Haber Genel Müdürü Abdulhalik Çimen, 15 geziyle 24 TV Genel Yayın Yönetmeni Murat Çiçek ve 13’er geziyle Demirören Medya TV Grup Başkanı Murat Yancı ve 24 TV Programcısı Belkıs Kılıçkaya izliyor.
Erdoğan ve iktidarın “medya itibar barometresi”nin başındaki bu isimlerden sonra sırasıyla Hilal Kaplan, Okan Müderrisoğlu, Mehmet Acet, Nazlı Çelik, Abdülkadir Selvi, Banu El, Mehmet Yeşilkaya, Ahmet Hakan, Zahid Akman, Ferit Ersoy ve Ömer Özkök geliyor.
GÖZDE KURULUŞLAR
Basılı gazeteler içinde en çok davet edilen şüphesiz Sabah gazetesi. Son üç yılda bu gazetenin temsilcileri tam 49 geziye katıldı.
Sabah’ı, 45 geziyle Yeni Şafak, 39 geziyle Hürriyet, 38 geziyle Akşam gazetesi izledi. Milliyet, Türkiye ve Yeni Akit gazetelerinden temsilciler de davetliler arasında sık görüldü. Ama Diriliş Postası, Milat ve Posta da daha az da olsa çağrıldı Erdoğan’ın gezilerine.
Televizyon kanalları arasında da TRT’den sonra en çok geziye katılan medya kuruluşu 24 TV. Erdoğan nezdindeki “itibar barometresi”nde NTV, A Haber, CNN Türk, Haber Global, TV100, Habertürk TV, Beyaz TV, Ülke TV, TV Net, Kanal 7 ve öbürleri izliyor.
Medya grupları olarak da en başta gelen Turkuvaz Medya. Onu Demirören Medya izliyor. Türk Medya ve Albayrak grupları daha geriden geliyor.
Gözden düşen kuruluşlar
Daily Sabah ve Türkgün, itibar barometresinde inişe geçen kuruluşlar. Daily Sabah temsilcileri 2022’de 4, 223’te de 4 geziye katılmışken, 2024’te sadece bir geziye davet edildiler. Son iki yıldır da Türkgün’den hiç kimse gezilere alınmıyor.
Bengütürk 2022’de sekiz geziye davet edilmişken, bu sayı 2023’de 2’ye, 2024’te de 1’e düştü.
Aynı şekilde TRT World, Kanal D, TGRT, ATV ve Akit TV de itibar barometresinde inişe geçmiş durumda. TGRT, ATV ve Akit TV’den hiç kimse 2024’deki gezilere katılamadı. TRT World ve Kanal D ise sadece 1’er gezide yer aldı.
Bildirici ayrıca, söz konusu uçak fotoğraflarını çeken isimlere de dikkati çekti; “Fotoğrafların çoğunda Cumhurbaşkanlığı fotoğrafçısı Murat Çetinmühürdar’ın imzası var. Birkaçında da Murat Kula (Cumhurbaşkanlığı), Mustafa Kamacı (AA) ve Kayhan Özer’in (AA) imzaları yer alıyor”
Gazete manşetleri
Kılıçdaroğlu’ndan Uğur Dündar’a zehir zemberek sözler

CHP eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ‘Tarih onu affetmeyecek’ diyerek cumhurbaşkanlığı adaylığı üzerinden kendisini eleştiren Sözcü yazarı Uğur Dündar’a ateş püskürdü.
14-28 Mayıs Genel Seçimlerinde cumhurbaşkanlığına aday olan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhur İttifakı’nın adayı Tayyip Erdoğan’a kaybetti.
Seçimi kaybeden Kılıçdaroğlu’nun adaylığı muhalif cephede tartışmalara neden oldu.
Kılıçdaroğlu’nu eleştiren isimlerden biri de Sözcü yazarı Uğur Dündar.
Uğur Dündar, katıldığı bir televizyon programında yerel seçim sonuçlarını değerlendirirken, Kemal Kılıçdaroğlu’nun genel seçimlerde aday olması ile muhalefetin tarihi bir fırsatı kaçırdığını vurgulayarak “Tarih onu asla affetmeyecek” dedi.
Dündar ayrıca geçtiğimiz günlerde bir köşe yazısında cumhurbaşkanlığı seçimi için ‘Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ın aday gösterilmesi gerektiğini, CHP’nin ve ‘Altılı Masa’nın başındaki Kemal Kılıçdaroğlu’nun resti görmek yerine, kendi adaylığını dayattığını ve Cumhurbaşkanlığı seçimini kaybettiğini’ kaleme aldı.
Kılıçdaroğlu, kendisini ve Cumhurbaşkanlığı adaylığını hedef alan CHP yandaşı Sözcü yazarı Uğur Dündar’a ateş püskürdü.
Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı:
“Geçmişe ve Geleceğe Not düşelim! Sayın Uğur Dündar’a açık mektubumdur…
Sağdan soldan vatan evlatlarının idamlarıyla sonuçlanan 68 kuşağı fırtınasında gemisine dalga vurmamış Uğur Dündar, 1980 darbesinin “Bizim Uğur”u, TRT Genel Müdürü…
Bizim kuşağın onur abidelerinden Tarık Akan’ın yumruklaştığı, dürüst ve mücadeleci gençlik-kafalarında bitlerle işkencelerden geçerken-ayağına taş değmemiş, nezaket ziyaretlerinin müdavimi Uğur Dündar…
“Gün geçmiyor ki” cümlesiyle başladığı her haber programında, fonda gerilim müzikleriyle süslediği ve toplumun inanç noktalarına temas ederek 28 Şubat sürecinin alt yapısında emeği olan, iş başörtü sorununa geldiğinde; “İnadına mini etek, inadına dekolte” sloganlarına katkı sunan Uğur Dündar…
Sağlık skandalı haberi adı altında “Tesettür Faciası” başlığıyla, toplumdaki kutuplaşmanın her daim ekmeğini yiyen, fildişi kulelerinin tepesindeki konforlu alanını inşa edebilmek için büyük “fedakarlıklar” yapan, andıçların Uğur Dündar’ı…
“SİZİN ÇARKINIZ YİNE ‘ŞANLI ŞANLI’ DÖNER”
Her alanda, mevcut baskıcı iktidarın, sizin de içerisinde arkadaşlarınızın olduğu (ki bence onlar öyle sanıyor) muhalifler, davalarla, hapislerle, saldırılarla mücadele edip bedel öderken, sizin çarkınız yine “şanlı şanlı” döner Uğur Bey.
Senin de bildiğin ama hiç hoşuna gitmeyecek bir sır vereyim; Biz helalleştik… Bu ülkede, Cumhuriyet Halk Partisi’ne bırakın oy vermeyi, adını duyunca besmele çeken muhafazakârlarımızla helalleştik.
1960’lardan kalma sağ sol kavgasının kötü mirasıyla yüzleştik. Bizlere inançsız ve din düşmanı gözüyle bakan sağcı kardeşlerimizle de helalleştik…
İç Anadolu ve doğusu dahil, bırakın milletvekili çıkarmayı temsilci gönderemediğimiz şehirlerimizle konuştuk, anlaştık, helalleştik…
Darbelerle, 28 Şubatlarla, faili meçhul cinayetlerle, idamlarla yüzleştik.
Geçmişte yaşadığımız bütün travmalarımızı, öfkelerimizi, intikam duygularımızı ebediyen toprağa gömdük. Bütün farklılıklarımızı kabul ettik, sevdik ve kucaklaştık. Artık buradan size ve temsil ettiğiniz kimliğe ekmek çıkmaz!
Bunu vatanperver dostlarımızla yaptık. Başta kıymetli dostum Sayın Karamollaoğlu olmak üzere 6’lı masanın liderleri ile yaptık.
Nasıl yaptığımızı da anlatayım. Berkin Elvan’a da ağladık, Eren Bülbül’e de… Sinan Ateş ile de vurulduk, Tahir Elçi ile de… Deniz Gezmiş’le de sehpaya çıktık, Mustafa Pehlivanoğlu ile de…
Ergenekon kumpası mağdurlarına da destek olduk, suçsuz günahsız KHK mağdurları anaokulu öğretmenlerine de…
Yürüdük Uğur Bey. Hak için halk için yürüdük. Yolumuza kurşunlar bırakıldı yürüdük…Pislikler döküldü yürüdük…
“SİYASİ RÜŞVET ALDINIZ” İMASINA SUSMAM!
Terör örgütleri kuşun sıktı, linçlendik, içerisinde bulunduğumuz ev için “Yakın o evi” dediler, defalarca ölüm tehditleri ve suikastlara karşı yürüdük.
Cumhuriyet Halk Partisi çok değişti Uğur Bey. Artık toplumun büyük bölümünü öcü gibi gördüğü bir parti değil. Bakın TV programında değerli kardeşim Cemal Enginyurt, size karşı millet ittifakını ve helalleşmemizi nasıl savunuyor, siz ise nasıl da inkar ediyorsunuz.
Siz hiç değişmemişsiniz! Hala 1970’lerde, 80’lerde, 90’larda yaptığınızı yapmaya çalışıyorsunuz. Bu sefer olmaz!
Toplumun inanç ve değerleri ile siz ve temsil ettiğiniz kimliğiniz, mıknatısın iki ayrı kutbu gibisiniz. Siz Cumhuriyet Halk Partisi’ne ve toplumsal barışa yaklaştıkça seçimlerde broşürlerimizi dağıtan başörtülü kardeşlerimiz, bütün kırgınlıklarını unutan Kürt kardeşlerimiz, vatanperverlik çatısı altında bütünleştiğimiz sağcı kardeşlerimiz, kısacası bu ülkenin ötekileri bizden uzaklaşıyor. Buna müsaade edemeyiz.
Belki biraz kırıcı oldu ama kusura bakmayın Uğur Bey bunlar gerçekler. Bana, canlı yayınlarda Dış devletlerin ajanı olup olmadığımı soracak kadar dengenizi yitirdiniz, ses çıkarmadım.
Şahsıma dilediğiniz kadar saldırabilirsiniz ama kardeşliğimizi dinamitlemenize müsaade etmem.
Kendi adaylığımı dayatmak için siyasi rüşvet dağıttım iddialarınıza susarım ama 6’lı masa bileşenlerine “siyasi rüşvet aldınız” imasına susmam, bu birlikteliği bozdurmam!
“TARİH KİMİ AFFEDECEK, KİMİ AFFETMEYECEK?”
Sizin tabirinizle; “Ben Kemal Kılıçdaroğlu’nu 70’li yıllardan beri tanırım. Kemal Bey’in asıl işi hesap sormaktır. Devletin nice kayıp trilyonlarını, tüyü bitmemiş yetim hakkını, yurt dışından getirmiş ve hazineye irat kaydettirmiştir.” El hak doğrudur Uğur Bey. Benim asıl işim hesap sormaktır.
Büyük emeklerle ve ödenen bedellerle tesis edilen bu kardeşlik yapısına, bu toplumsal ittifaka ve bu helalleşmeye saldırmayı sürdürürseniz, milletin uygarlık yolundaki bu anlaşmaya halel getirmeye çalışırsanız, bunun hesabını sorarım.
Toplumu kutuplaştırma, ayrıştırma, partimi yeniden halktan koparma çabaları ve çalışmaları olduğunu hissettiğim zaman Uğur Bey, SİYASİ ARENADA MAKOSENLERİMİ TEKRAR GİYERİM ve bedeli ne olursa olsun bu uğurda mücadelemi veririm.”
Gazete manşetleri
Gazeteci Türkeş, Dilipak ailesinin İsrail’le ticari ilişkilerini deşifre etti

Yazar Dilipak’ın kendisinden oğlu için bir ricada bulunduğunu belirten Türkeş, muhafazakar yazarın ailesinin İsrail’le olan ticari ilişkilerini de deşifre etti.
Gazeteci Muhammed Tayyar Türkeş, muhafazakar yazar Abdurrahman Dilipak hakkında ilginç bir iddiayı sosyal medya hesabından paylaştı.
15 Temmuz sonrası röportaj yaptığı Dilipak’ın kendisinden oğlu için bir ricada bulunduğunu belirten Türkeş, muhafazakar yazarın ailesinin İsrail’le olan ticari ilişkilerini de deşifre etti.
İddiaya göre Bursa TV’de yayınlanan röportaj sonrası Dilipak, Türkeş’ten oğlunun İsrailli ortakları ile Bursa Büyükşehir Belediyesi’nde girdiği bir ihale konusunda yardım istedi.
Türkeş’in paylaşımı şöyle:
İŞİ İSRAİLLİ PARTNERİMLE YAPIYORUM
“Şimdi Dilipak..
15 Temmuz sonrası Abdurrahman Dilipak ile Bursa TV olarak evinde bir röportaj gerçekleştirdik.
Bu röportaj bitiminde Bursa’dan geldiğimizi bildiği için bize Bursa Büyükşehir Belediyesi’nde oğlunun bir işinin olduğunu ve halle olması için yardım etmemi istedi.
Ve ertesi gün oğlu Taha ile Beylerbeyi Mado’da buluştuk.
Nasıl yardımcı olabileceğimi sorduğumda,
Bursa Büyükşehir belediyesine sanal şehir uygulaması için teklif verdiğini kamerayla tüm şehrin Sokak sokak adım adım dolaşılacağını kaydedeceklerini isterse insanların burada Bursa’ya gelmeden sanal ortamda gezebileceklerini anlattı.
Ben de kendisine Türkiye’de böyle bir teknolojinin olmadığını bu teknolojinin hangi ülke menşeili olduğunu sordum.
O da bana, “İsrailli bir ortağım var!
Bu teknoloji İsrail’e ait ben bu işi partnerim ile beraber yapıyorum” dedi.
“Bir bakacağım” diyerek yanından ayrıldım.
Bursa’ya döndüğümde ise Bursa Büyükşehir Belediyesi’ndeki o dönem yetkili o işe bakan arkadaşla görüşerek aynen şu cümleleri söyledim. (Fehim)
“Bak” dedim “Bu Abdurrahman Dilipak Denen kişinin oğlunun kartı ve bu şirketin ortağı bir Yahudi eğer bu şirkete Bursa Büyükşehir Belediyesi’nden herhangi bir iş verdiğinizi duyarsam canınızı okurum” diyerek elimden geleni yaptım.
Hikaye bu kadar..
Ne Dilipak, Ne de Elleri…”
https://x.com/tayyarturkes/status/1777640673275007384?s=46&t=36bb5QIaP8Zy2yh6yMBx_Q
-
Gazete manşetleri3 yıl önce
SBK listesi medyada bir gazetecinin daha biletini kesti !
-
Gazete manşetleri2 yıl önce
Aslı Erdoğan: Sesimizin Almanya’da ustalıkla kısıldığını düşünüyorum
-
Gazete manşetleri3 yıl önce
AKP Cehaleti: TRT, Çanakkale Zaferi ile Sarıkamış’ı karıştırdı
-
Televizyon3 yıl önce
Can Ataklı: Normal bir ülke olsa Cevheri Güven’in anlattıklarıyla kıyamet kopardı !
-
Gazete manşetleri3 yıl önce
Aynur Doğan konser yasağına karşı sessizliğini bozdu
-
Analiz3 yıl önce
Cüneyt Özdemir’in Pelikan itirafları ve gazeteciliği: Herkes yesin, bulaşmıyorum
-
Gazete manşetleri3 yıl önce
Hande Fırat’ın eşi Ukrayna’yı işte böyle dolandırdı !
-
Gazete manşetleri2 yıl önce
Oğuzhan Uğur ve Robot Sophia arasındaki diyalog sosyal medyada gündem oldu