Gazete manşetleri
‘Yalı Çetesi’nden Soner Yalçın çıktı
Recep Tayyip Erdoğan’ın eski özel kalem müdürü Hasan Dağcı’nın 5’li çete ile kurduğu kumpas merkezini Soner Yalçın’a tahsis ettiği anlaşıldı. ‘5’li çete’nin Kılıçdaroğlu ve yakın çevresine operasyon için düğmeye bastığı ortaya çıktı. Çete’nin hedefi; önce Kılıçdaroğlu’nun yakın çevresini hedef alarak Kılıçdaroğlu’nu yalnızlaştırmak…
Türkiye’nin kader seçimine sayılı günler kala halkın gözü önünde, mitinglerde, salon toplantılarında, ekranlarda süren politik mücadelenin yanında bir de derin işbirliklerinin, kirli pazarlıkların devreye girdiği bir süreç yaşanıyor. AKP döneminin rant ilişkilerinde semirmiş isimlerle, muhalifmiş gibi görünen ama Millet İttifakı içinde operasyonlara girişen bazı tartışmalı isimler tezgah altında iş tutuyor.
Sanki bir düğmeye basıldı ve Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu ile yakın çalışma ekibine yönelik farklı merkezlerden gibi gözüken ama hepsi tek noktaya hizmet eden saldırılar başladı. Aslında bunlar bilinen isimlerdi. Farklı yerlerde duruyormuş gibi davranıyor, çıkarın oluşturduğu kaygan zeminde kolayca buluşabiliyorlardı.
Deşifre olmaları için bir işaret fişeği gerekiyordu. O işaret fişeğini Cumhuriyet Gazetesi yazarı Barış Terkoğlu attı. Adını da koydu Terkoğlu; Yalı Çetesi.
Terkoğlu, Sedat Peker’in açıklamalarıyla adı gündeme gelen Hasan Dağcı’nın yalısında yapılan bir toplantıdan söz etti, hedefin Kemal Kılıçdaroğlu olduğunu yazdı.
Terkoğlu’nun yazısı büyük sarsıntı yarattı, herkes Yalı Partisi’nin katılımcılarını konuştu.
Ne diyordu yazısında Terkoğlu;
Şanlıurfa’da dehşet veren olay: Eşini katledip intihar etti
Şanlıurfa’da dehşet veren olay: Eşini katledip intihar etti
Bilmeyenler adını Sedat Peker’le duydu. Peker, “Hasan Dağcı isminde bir şahıs var, bu şahıs Cumhurbaşkanımızın eski özel kalem müdürüdür” diye onu tanıtmaya başlamıştı, “Belen İnşaat diye bir firması var. Devletten ne kadar büyük ihaleler aldığını internetten girip bulabilirsiniz (hep fahiş kârlarla)” sözleriyle devam etmişti.
Son yıllarda, hep aldığı ihalelerle haber oluyor. Aslında tam bir Erdoğan zengini. “Erdoğan zengini” diyorum, çünkü hikayesi AKP öncesine uzanıyor. Bir gazetede çalışırken, dönemin İBB Başkanı Erdoğan’la tanışması hayatını değiştirdi. Hızlı bir şekilde büyüyerek, ülkenin sayılı zenginlerden oldu. Beykoz’da görenlerin gıptayla baktığı yalıda oturmaya başladı. Yaşam tarzı “çok farklı” olsa da hep iktidarın yanında durdu. Yandaş cenahının “marjinal” bulduğu partilerle adından sosyetede söz ettirdi.
NASIL ZENGİN OLDUĞUNU ORTAYA ÇIKARMIŞTI
Kılıçdaroğlu İstanbul Belediye Başkanlığı’na aday olduğu dönemde, Dağcı’yı hedef almıştı. “Erdoğan’a soralım, kimdir Hasan Dağcı” diye söze başlamış, “Erdoğan konuşsun arkasını getiririz” diyerek devam etmişti. İki yıl sonra, Genel Başkan olunca, Erdoğan’a tekrar yüklenmişti: “Tanıyor musun Hasan Dağcı’yı, kendi özel kalem müdürü”. Kılıçdaroğlu, bir cami arazisinin imar durumunun değiştirilerek rezidansa çevrildiğini, Dağcı’nın zengin edildiğini söylemişti.
“ERDOĞAN’IN ÇOK YAKIN BİR AKRABASI DA VARDI”
İşte iki ay önce, Hasan Dağcı’nın yalısındaki o yemekli toplantıyı dinledim. Toplantıda Kılıçdaroğlu’nun “beşli çete” dediği işadamları vardı. “Beşli çete”nin dışında, Türkiye’nin büyük ihalelerini alan altıncı, yedinciler de… Erdoğan’ın çok yakın bir akrabası da vardı, Dişli Ailesi’nin tanınmış bir ferdi de.
“KILIÇDAROĞLU’NUN ‘418 MİLYAR DOLARI ALACAĞIM’ SÖZLERİ TÜYLERİ ÜRPERTİYOR”
Yalıdaki masa, “Erdoğan bir daha kazansın” istiyordu. B planı ise, Erdoğan’ın kaybetme olasılığına karşı, muhalefeti, kendilerine yumuşak geçiş yaptıracak bir alternatife zorlamaktı. Kılıçdaroğlu’nun “418 milyar doları alacağım” sözleri tüylerini ürpertiyordu.
HEDEFLERİ BELLİ..
CHP Genel Merkezi’nde konuşulan hikayeye göre, Kılıçdaroğlu ile “Yalı Partisi” önce görüşmek istemiş, reddedilmişti. Sonra CHP’ye yakın bazı aracılar devreye girmiş, buluşturmaya çalışmış, yine kabul edilmemişti. Son olarak Kılıçdaroğlu’na karşı bir operasyon devreye sokulmuştu. “Yalı Partisi”nin fonladığı kimi gazeteciler başta olmak üzere, muhalefetin takip ettiği isimler üzerinden, Kılıçdaroğlu itibarsızlaştırılmaya çalışılmıştı. Hedef, Kılıçdaroğlu’nun adaylığının önüne geçmekti.
Olmadı…
Şimdi başka bir plan devreye sokulmaya çalışılıyor!
Ülke, sadece adaylar arasında bir seçim yapmayacak. Kırılma noktasında gideceği yönü de belirleyecek. Söylendiği gibiyse, “Yalı Partisi”nin yeni operasyonunu engellemek için, ahtapotun kollarını deşifre etmenin zamanı gelmedi mi?
Evet, Barış Terkoğlu’nun yazısı böyle. Yazı kuşkusuz çok sarsıcı ama satır aralarında kaybolmaması gereken birkaç nokta var. AKP dönemi zengini Hasan Dağcı yalısındaki renkli partiler nedeniyle ve yaşam tarzından ötürü AKP’nin muhafazakarları tarafından uzak tutulmak isteniyordu.
HASAN DAĞCI’NIN BOĞAZDA’Kİ PAHA BİÇİLMEZ YALISI HANGİ MUHALİF GÖRÜNÜMLÜ DERİN GAZETECİNİN KULLANIMINA AÇILMIŞTI?
Barış Terkoğlu yazısının sonunda yeni operasyonlardan söz ediyor ve ahtapotun kollarının deşifre edilmesi gerektiğini söylüyordu. Yeni operasyonda kim ne görev almıştı? Neden deşifre edilmesi gerekiyordu? Beşli, altılı, yedili çeteyi Kılıçdaroğlunun ağzından bütün Türkiye öğrendi. Peki ahtapotun kollarının diğerleri kimdi? Hasan Dağcı özel yaşam tarzından ötürü AKP’liler tarafından eleştirilince yurt dışına çıkmış, adını unutturmak istemişti. Bu süreçte Hasan Dağcı’nın boğazdaki paha biçilmez yalısı hangi muhalif görünümlü derin gazetecinin kullanımına açılmıştı? Kitapları yüzbinler satan, muhalif mahallenin ilgiyle takip ettiği bu gazeteci miydi ahtapotun kollarından biri?
SONER YALÇIN, HASAN DAĞCI’NIN YALISINDA YAŞIYOR
Odatv’nin sahibi Soner Yalçın’ın uzunca süre boğazda lüks bir yalıda yaşadığı, mangal partileri düzenleyip arkadaşlarını davet ettiği biliniyordu. Acaba Soner Yalçın’ın kendi evi olarak kullandığı yalı, Hasan Dağcı’nın yalısı mıydı? Yanıt kolay bulundu. Soner Yalçın… Evet yanlış duymadınız, Hasan Dağcı’nın yalısında yaşıyor, partiler düzenliyordu. Yakın çevresini de defalarca yalıya davet etmişti.
ŞİMDİ O YALIDA KUMPASLAR KURULUYOR
Ahtapotun sermaye ayağı biliniyor. Muhalefete yakın gibi görünen ama Tayyip Erdoğan’ın ekmeğine yağ sürecek operasyonel haberlere imza atan gazeteci de deşifre edildi. O isim Soner Yalçın’dı. Eli sıkılığı ile tanınan Soner Yalçın yalıda gününü gün etmiş, sofralar kurup birçok ismi ağırlamıştı. Şimdi o yalıda Kılıçdaroğlu’na kumpaslar kuruluyordu.
SADAT KUMPASINDA tv100’E SİPER OLDU
CHP’nin içini karıştırmak için operasyonel haberler yapan Soner Yalçın, bu kumpasların neresindeydi? tv100 yayınında Kılıçdaroğlu’na SADAT kumpası kurulurken Soner Yalçın’ın TV100’e siper olması bu yüzden miydi?
Kaldı yandaş medyadan gözüken tetikçi sözde gazeteci ayağı… Türkiye’de son dönemde karanlık odaklarca kotarılmış ne kadar kumpas davası varsa bizzat içinde ya tanık, ya tetikçi olarak bizzat bulunan kullanışlı isim de dahil edilmeliydi tabii bu yalı çetesinin eleman listesine. Ankara’nın puslu ve kirli ilişkilerine aşina tetikçi yandaş gazeteci dünden hazırdı.
GİZLİ PLANLARI; KILIÇDAROĞLU’NU YALNIZLAŞTIRMAK
Ahtapotun kolları Kılıçdaroğlu’na yönelik yeni kirli tezgahlar için yeniden harekete geçti. Bu plana göre, önce Kılıçdaroğlu yakın çevresi hedef alınarak yalnızlaştırılacak, son hamleyle kendisi hedef alınarak yalıda etrafı süslenen altın tepsiyle Erdoğan’a seçim armağan edilecek.
Seccade kumpasında ise Fethullahçıların ağzından konuşan isimler yeniden Kılıçdaroğlu’nun yakın çevresini hedef almış, basından sorumlu baş danışman Tuncay Özkan sorumlu tutulmuştu. KRT’nin ulaştığı Özkan, böyle bir iftar programından haberinin olmadığını, Ankara’da bakıma muhtaç derecede yataklık hasta olduğunu açıkladı. Özkan’ın hastalığı kirli planı bozmuştu. İftardan bilgisi bile yoktu.
‘ETO’ DİYEREK DEFALARCA HEDEF GÖSTERDİLER
Soner Yalçın’ın sahibi olduğu Odatv Kılıçdaroğlu’nun yakın çevresinden Enis Berberoğlu’nu, Tuncay Özkan’ı ve Okan Konuralp’i hedefe koyarak ve ETO (Enis-Tuncay-Okan) diyerek defalarca haber yaptı.
ODATV, FETÖ TAKTİKLERİ UYGULADI
Odatv operasyonel haberleriyle FETÖ taktikleri uygulayarak Kılıçdaroğlu’nun adaylığının önünü kesmek istiyordu; hem Kemal Kılıçdaroğlu’nu ve hem de yakın çalışma ekibini hedef alıyordu.
Yalı çetesi hemen yeni plana soyunacaktı kuşkusuz.
Terkoğlu yazısını Bernard Shaw’dan alıntıyla “Para söz konusuysa herkesin dini birdir” diye bitirmişti. Ama son cümle şuydu:
ŞİMDİ VİCDANLARIN İÇİNİ PARANIN SATIN ALDIKLARINDAN TEMİZLEME ZAMANI.
Bakalım büyük deşifre gerçekleşecek mi? Paranın satın aldıkları isimler halkın vicdan ve adalet terazisinde sonsuza kadar mahkum olacak mı?
Gazete manşetleri
Mustafa Sandal’dan Aleyna Tilki’ye tavsiye: Bırak dışarıyı, şarkılarına konsantre ol
Mustafa Sandal, Aleyna Tilki ve menajeri arasında yaşanan tartışma hakkında, “Bunlar her zaman olacak, onun daha çok hırslanıp, daha çok istemesi lazım” dedi.
Mustafa Sandal, son dönemde Aleyna Tilki ile menajerinin arasında yaşanan tartışma hakkındaki konuştu. Sandal, “Zaman zaman her kariyerde zorlandığın anlar olabilir. Bazı durumlarda bunları aşabilmek lazım. Sen bırak dışarıyı, şarkılara, işine konsantre ol” ifadesini kullandı.
Habertürk’ten Eren Gürel’in haberine göre, Tilki’ye tavsiyelerde bulunan Sandal, “Aleyna, çok özel bir yetenek. Zaman zaman her kariyerde zorlandığın anlar olabilir. İstemediğin yerlere sürüklendiğin anlar da olabilir. Bazı durumlarda bunları aşabilmek lazım. Kendi yeteneğine güveneceksin bence. Sen bırak dışarıyı, şarkılara, işine konsantre ol. Pozitif ol her zaman. Benim düşüncem bu yönde” dedi.
‘DAHA ÇOK HIRSLANIP, DAHA ÇOK İSTEMESİ LAZIM’
Sandal sözlerine, “Ben böyle bir zorbalığa maruz kaldıysam da umursamadım. Bana bile engel teşkil etmedi bu durumlar. Hep şarkılara konsantre oldum. Olmuşsa da teğet geçmiştir beni… Belki bizim için de haz etmeyenler olmuştur. Bunlar her zaman olacak, onun daha çok hırslanıp, daha çok istemesi lazım” diye devam etti.
Muhabirlerin, “Yılbaşı ve özel günlerde sahnede oluyorsunuz. Bir özel günü evde geçirmek ister misiniz?” sorusuna yanıt veren Sandal, “Bizim işimiz bu. Nasıl ki hemşire, doktor işinin başında oluyorsa biz de sahnede olmak zorundayız. Özel günlere benim bakış açım biraz farklı. Hayat ile olan ilişkim, sağlıklı olduğum her gün aslında özel gün. Çocuklarınla olduğun bir günde pozitif bir gün geçirebiliyorsan zaten özel gün diyebiliriz buna. Ben öyle bakmıyorum hayata yani… Hayata her adımımı attığım gün, her sabaha uyandığım gün özel bir gün aslında…” ifadelerini kullandı.
‘TAMAMEN NEGATİF ENERJİLERDEN ARINMIŞ BİR YIL OLSUN’
2023 yılını da değerlendiren Mustafa Sandal, “2024 ülkemize ve bütün dünyaya güzel enerjiler getirsin. Duyduğumuz abuk sabuk şeyler inşallah olmaz. Ben tamamen negatif enerjilerden arınmış bir yıl olsun istiyorum. 2023’te çok kötü günler yaşadık. Deprem canımızı çok yaktı. Birlikte kenetlenip, pozitif şeyler yaşamaya ihtiyacımız var” dedi.
Gazete manşetleri
Metin Uca trafik kazası geçirdi. Bir hafta yoğun bakımda tedavi görecek
Televizyon programcısı ve sunucusu Metin Uca trafik kazası geçirdi. Uca’nın sosyal medya hesabından “Kartal Lütfi Kırdar Eğitim Araştırma Hastanesi Nöroloji Yoğun Bakım İnme Merkezi’nde bir hafta boyunca tedavi altında olacağım… Pıhtıların eritilmesi ve tıkanıklığın giderilmesine çalışılacak.” açıklaması yapıldı.
Ünlü televizyon programcısı ve sunucusu Metin Uca trafik kazası geçirdiğini duyurdu.
Sosyal medya hesabından paylaşım yapan Uca, şu ifadeleri kullandı:
“Sevgili dostlarımız Bursa’da bir etkinlik için menajerim sevgili @kubrakb ile çıktığımız yolda Dilovası oksijen çıkışında kendimden geçmem sonucu ağaca vurarak durabildim. Hastanede ilk yapılan tetkikte boyun şah damarımın her ikisinin de tıkalı olduğu ve onun yarattığı durum nedeniyle kazanın ortaya çıktığını öğrendim.
Kartal Lütfi Kırdar Eğitim Araştırma Hastanesi Nöroloji Yoğun Bakım İnme Merkezi’nde bir hafta boyunca tedavi altında olacağım… Pıhtıların eritilmesi ve tıkanıklığın giderilmesine çalışılacak. İlginiz için teşekkürler. Hızla iyileşip aranıza döneceğim.”
Gazete manşetleri
Şarkıcı Banu Parlak serbest bırakıldı
Kooperatif dolandırıcılığıyla ilgili yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınan şarkıcı ve sosyal medya fenomeni Banu Parlak, çıkarıldığı adli makamlarca serbest bırakıldı.
Kooperatif dolandırıcılığıyla ilgili yürütülen soruşturma kapsamında hakkında yakalama kararı bulunan Banu Parlak, İstanbul’dan Trabzon’a gitmek üzere geldiği İstanbul Havalimanı girişindeki polis kontrol noktasında gözaltına alına alınmıştı. İstanbul Havalimanı Emniyet Şube Müdürlüğü’nde işlemleri biten Parlak, havalimanında bulunan Gaziosmanpaşa Adliyesi’ne sevk edildi. Burada ifadesi alınan Banu Parlak serbest bırakıldı.
Banu Parlak son olarak Dilan Polat’ın tutuklanmasına ilişkin dalga geçtiği görüntülerle gündem olmuştu.
“BAŞIMA BİR ŞEY GELİRSE SORUMLULARI POLATLARDIR”
Banu Parlak, geçtiğimiz aylarda gerçekleştirdiği paylaşımların ve sonrasında televizyon kanallarına çıkarak, “Başıma bir şey gelirse sorumlusu Dilan Polat ve Engin Polat’tır” demiştir.
-
Gazete manşetleri2 yıl önce
SBK listesi medyada bir gazetecinin daha biletini kesti !
-
Gazete manşetleri2 yıl önce
AKP Cehaleti: TRT, Çanakkale Zaferi ile Sarıkamış’ı karıştırdı
-
Televizyon2 yıl önce
Can Ataklı: Normal bir ülke olsa Cevheri Güven’in anlattıklarıyla kıyamet kopardı !
-
Gazete manşetleri2 yıl önce
Aynur Doğan konser yasağına karşı sessizliğini bozdu
-
Analiz2 yıl önce
Cüneyt Özdemir’in Pelikan itirafları ve gazeteciliği: Herkes yesin, bulaşmıyorum
-
Gazete manşetleri2 yıl önce
Latif Şimşek istifa etti: Kalleş saldırıyı kınamadılar
-
Gazete manşetleri2 yıl önce
Bülent Keneş: Keşke Deniz Feneri’ni daha fazla araştırsaymışım
-
Gazete manşetleri2 yıl önce
Hande Fırat’ın eşi Ukrayna’yı işte böyle dolandırdı !