Yeni Akit Yazı İşleri Müdürü Ali Karahasanoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Mısır Cumhurbaşkanı Sisi ile verdiği fotoğrafı eleştirdi: “Benim gönlümden geçen, o fotoğrafı görmemekti. Yaşamamaktı. Yaşadık”

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın dün Katar’da Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah el-Sisi ile tokalaşıp selamlaşması gündem oldu. Yıllar sonra yapılan ilk görüşmenin ardından, Erdoğan’ın geçmişte Sisi ile ilgili söylediği sözler de yeniden gündeme geldi.

İktidara yakınlığıyla bilinen Yeni Akit gazetesinden de Erdoğan’ın Sisi ile verdiği fotoğrafa tepki geldi. Yeni Akit Yazı İşleri Müdürü Ali Karahasanoğlu, o fotoğrafı görünce ‘yıkıldığını’ söyledi.

Bugünkü köşe yazısına “Yazıklar olsun biz Müslümanlara! Keşke o fotoyu görmeseydim!” başlığı atan Karahasanoğlu, Erdoğan’ın darbeyle devrilen Mursi’ye verdiği destekleri hatırlattı ve “Erdoğan’ın 9 yıllık direnişinin sonunu getirememesine üzüldüm, yıkıldım..” dedi.

Karahasanoğlu, sözkonusu fotoğraf için ayrıca “İçim kan ağlayarak gördüğüm o fotoğrafı” ifadelerini kullandı. Karahasanoğlu’nun yazısından bir bölüm şöyle:

“Mısır’da darbe sonrasındaki gelişmelerde, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan her daim seçilmiş Mursi’nin yanında durdu..

Devrildiğinde darbeyi kınadı..

Mursi yargılandığında “Cumhurbaşkanı Sisi değil, Mursi’dir” desteğini verdi..

24 Eylül 2019’da egemen güçler, bir oldu bitti ile, Tayyip Erdoğan’ı Mısır’ın darbecisi Mursi ile aynı masaya oturtmak istediklerinde..

Aynı masada ABD Başkanı Trump, BM Genel Sekreteri Guterres, Almanya Başbakanı Merkel’in de olmasına rağmen, Erdoğan o masaya oturmadı..

Mısır’daki darbenin üzerinden tam 9 yıl geçmiş..

Dün Katar’daki Dünya Kupası maçları öncesinde çekilen bir fotoğraf, ajanslardan geçti..

Erdoğan ile Sisi, gergin bir gülümseme ile, tokalaşıyorlardı..

Monşerler “geri kafa” diyebilirler..

Çakallar dünyasının, çakal kafalı yavruları “Hangi devirde yaşıyorsun” diyebilirler..

“Vefa mı, İstanbul’da bir semt idi ama.. O semt de tarih oldu galiba” diyenler alay edebilirler..

Ben o fotoğrafı görünce yıkıldım..

Tüm dünya Müslümanları adına yıkıldım..

Seçilmiş bir Cumhurbaşkanlarına sahip çıkamayan Müslümanlar adına yıkıldım..

Erdoğan’ın 9 yıllık direnişinin sonunu getirememesine üzüldüm, yıkıldım..

Sisi’yi karşılamak için, uçağının önüne kırmızı halılar seren Almanlar, İngilizler, Fransızlar bizlere “Demokratik ülkeler, hukukun üstün olduğu ülkeler” olarak tanıtılırken, o tanıtımı yapanların yüzlerine tüküremediğim için yıkıldım..

Sisi’nin bulunduğu masaya oturmayan Erdoğan’ı alkışlayıp, Erdoğan’ın vefakar kişiliğini öne çıkartırken, bugün Sisi ile tokalaşan Erdoğan fotoğrafı sonrasında, başkalarının eleştirisine fırsat bırakmadan, ‘ben kendimi eleştirmeliyim’ dedim, kendime..

Ve eleştiriyorum, kendimi..

Yazıklar olsun bizlere.

Ki; Mursi hakkında, darbecilerin mahkemesinin verdiği idam kararı gününde, “Mısır’da Mursi için verilen idam kararına tepkisiz kalındı. ‘AB’de idam yasak’ diyorlar. AB’de idam yasaksa ey AB üyesi ülkeler neden sesinizi çıkarmıyorsunuz, neden konuşmuyorsunuz? Öznesi olmayan açıklamalar yapılıyor. ’İdam kararı doğru değil’ şeklinde. Ortada bir özne var. Yüzde 52 oyla seçilmiş Mursi. Niye bu yönde açıklama yapmıyorsunuz?” diyen Erdoğan’a, bugün Sisi ile fotoğraf verme mecburiyetinde bıraktık..

Benim gönlümden geçen, o fotoğrafı görmemekti. Yaşamamaktı.

Yaşadık..

Yıkıldık..

Ama, “Mursi’ye sonuna kadar vefalı olmalıydık” derken..

“Her şeye rağmen, tüm dünya birleşse bile, yine Mursi’ye vefalı olmalıydık” derken..

Kimse bizleri şu tezgaha da getirmemeli..

İçim kan ağlayarak gördüğüm o fotoğrafı, 9 yıl sonra değil, birinci yılında çektireceklerle de bizim işimiz olmaz. Olmamalı..

9 yıl direnen Erdoğan’a, “keşke ..” diye başlayan cümlelerle gönül koysak da..

Riyakarlık yapıp.. Ahlaksızlık yapıp, “Ülkeler arasında dostluk yoktur, menfaat vardır” diyen ilkesizlere/sahtekarlara da saha açmamamız lazım..

Erdoğan 9 yıl direndi..

“Uluslararası ilişkilerde dostluk yoktur” diyenlerle mücadele ederek, direndi..

“Uluslararası ilişkilerde menfaatler vardır” diyen çakallara direnerek, “insanlar arasındaki ilişkilerde de, devletler arasında ilişkilerde de, dostluk da vardır, fedakarlık da vardır, vefa da vardır” haykırışında bulundu..

Ama gücümüz yetmedi..

Gücümüz yetmediğini söyleyelim..

Sisi’nin darbeyi yaptığı ilk günde, “Mısır’ın içişleri bizi ilgilendirmez” diyen katil şakşakçılarına karşı, yine de “Yetmez ama, EVET” diyelim..

“Erdoğan dürüstlükte de, vefada da, ilkelilikte de… Karşısındakilerin hepsini. Dışardakileri de, içerdekileri de.. Cebinden çıkarır” diyelim, noktalayalım.”