Analiz
Bir yürüyen kötülük olarak Hilal Kaplan…
Analiz
Gülen Hareketi soruşturması kapsamında aldığı ceza, Yargıtay tarafından onanan Ayşe Özdoğan’ın yürekleri dağlayan hali, günlerdir sosyal medyanın gündeminde.
Kanser hastası, Ayşe Özdoğan.
7 Kasım 2019’da tıpta çok nadir görülen Maksiller Sinüs kanseri teşhisi konulmuş kendisine.
Fotoğraflarını gören, videolarını izleyen her vicdan sahibi insan, derin bir üzüntü yaşıyor.
Sosyal medyada ve change.org’da tekrar tutuklanıp cezaevine gönderilmemesi için kampanyalar düzenleniyor.
Eşi de 2 buçuk yıldır hapiste olan Ayşe Özdoğan’ın maruz kaldığı haksızlığa, toplumun her kesiminden tepki yağıyor.
En dikkat çeken tepkilerden biri sanatçı ve yazar Atilla Taş’tan geldi.
Taş, twitter paylaşımında şunları ifade etti:
Şu kadın kime? neye? Ne zarar verebilir Allah aşkına! Bu insana vicdanlı olmak çok mu zor? Bu kadar mı unuttunuz insanlığınızı be arkadaş?. Salın bu garibi! Gerekirse ben yatarım cezasın söz!#AyseÖzdoğanınSesiniDuyun https://t.co/R5w4NpF5So
— Atilla Taş (@AtillaTasNet) September 16, 2021
Gazeteci Adem Özköse de vicdanın sesi oldu:
Kanser hastası @ayse_ozdogan1 'a reva görülen zulüm nedeniyle bu ülkenin bir vatandaşı olarak inanın utanç duyuyorum. Bu zulme sebep olanlar, bu zulme sessiz kalanlar Allah aşkına bir daha ağızlarına adalet ve merhamet kelimelerini almasınlar. pic.twitter.com/gmdEUB7J4A
— Adem Özköse (@ademozkose) September 16, 2021
Yazar Muhammed Emin Yıldırım da yapılanlara tepki gösterdi: Bir hanımı, bir anneyi, bir mazlumu daha fazla üzmeyin…
Bir hanımı, bir anneyi, bir mazlumu daha fazla üzmeyin…
Allah aşkına çok mu zor bu feryadı dindirmek için bir şeyler yapmak? pic.twitter.com/dauMDIOLtV— Muhammed Emin Yıldırım (@m_eminyildirim) September 17, 2021
Allah aşkına çok mu zor bu feryadı dindirmek için bir şeyler yapmak?
Ancak vicdanın sesi olan bu tepkiler, Özdoğan’a sahip çıkılması, Sabah yazarı Hilal Kaplan’ı rahatsız etti. Adem Özköse’ye “Cezası tedavisi sebebiyle ertelenmiş üstelik. Hâlen tedavisi sürüyor. Adalet, hiç ceza almaması mıdır? Adem Özköse de benzer şekilde ajitasyon yapmış. Beni engellediği için görmemişim. Engelleseniz de FETÖye gönüllü propaganda yaptığınız bal gibi ortada.” şeklinde tweet attı.
Cezası tedavisi sebebiyle ertelenmiş üstelik. Hâlen tedavisi sürüyor. Adalet, hiç ceza almaması mıdır?
Adem Özköse de benzer şekilde ajitasyon yapmış. Beni engellediği için görmemişim.
Engelleseniz de FETÖye gönüllü propaganda yaptığınız bal gibi ortada. pic.twitter.com/OJlyk0dnLD
— Hilâl Kaplan (@hilal_kaplan) September 17, 2021
Kendisini engellediğini fark ettiği Adem Özköse’yi, “terör örgütü propagandası yapmak”la suçladı.
Yani hapse atılmakla tehdit etti.
Ne de olsa yargı ellerinde.
Muhammed Emin Yıldırım’a ise şunları yazdı: “Mazlum” derken FETÖ yöneticiliğinden hüküm giydiğini belirtmemişsiniz. Kamuoyuna çağrı yaparken belirtilmesi gereken önemli bir “detay” değil mi bu?”
“Mazlum” derken FETÖ yöneticiliğinden hüküm giydiğini belirtmemişsiniz. Kamuoyuna çağrı yaparken belirtilmesi gereken önemli bir “detay” değil mi bu? https://t.co/hW4zwwwx7w
— Hilâl Kaplan (@hilal_kaplan) September 17, 2021
Yıldırım’a böyle yüklenirken, Özdoğan’ın hangi fiiliyle suç işlediğini yazmadı elbette.
Bombalama, kundaklama veya suikast mı suçu Özdoğan’ın?
Yoksa, öğrenci yetiştirmek, burs vermek veya kermes düzenlemek mi?
“Terör örgütü propagandası” arıyorsa, twitterda dolaşımda olan eski tweetlerine bakmalı.
Tayyip Erdoğan'ın bugün ödül verdiği Hilal Kaplan kimmiş bakalım. pic.twitter.com/eK0Kv3KE2t
— Ümit Karaca (@UmitKaraca_) September 15, 2021
Bu ayrı bir konu. Propaganda mı, değil mi, karar merci biz değiliz.
Ancak şu su götürmez bir hakikat ki, Hilal Kaplan kötülüğün ve vicdansızlığın ete kemiğe bürünmüş hali.
O bir yürüyen kötülük…